Merhaba sevgili okuyucularım,
Bir gün filozof Will Dutrant buhran yıllarında evinin bahçesinde yanına şık giyimli bir adam gelir ve bana yaşamam için bir neden söyleyin yoksa kendimi öldüreceğim der.
Dutrant : yapabileceği işler ve yapabileceği yemeklerden bahseder ama adamın hazırda işi de vardır karnıda toktur. Etkilenmemiş şekilde filozofun yanından gider.
Dutrant eline Aldığı kalem ve kağıdı büyük düşünür Gandhi Russell’a mektup yazar.
Merhaba ” Benimle felsefi bir oyuna varmısınız? ” diye başlar mektuba…
Gökbilimciler, bir yıldızın sadece bir yörüngede yaşadığımızı derler, biyoloklar bir savaşın var oluş yaşam savaşı olduğunu, tarihçiler ilerlemenin yanılsama, psikoloklar kalıtım ve çevrenin çaresiz sonuçları olduğunu söylediler.”
Nedir insanın hayatının anlamı ve değeri? Nerede yatar teselliniz, ilhamınız ve hazineniz?
Dutrant : yanıtın benzersizliğini fark eder…
Gandhi : Diğerleri için hizmet, Fransız kesiş Dimmet ise kişisel çıkarların önünü görmek…
Ama en ilginçi savaşı protesto etmiş ömür boyu hapis cezası almış mahkumlardır.
Hayat onu anlamlı onu değerli kılmak için çaba sarf ettiğin zaman anlamlıdır.
Aradan aylar aylar geçer Viktor Frankl ünlü eseri İnsanın Anlam Arayışı’nda benzer sonuç elde eder. Toplama kampında ordan oraya koşup ekmek kırıntıları ile başkalarını teselli eder.
İnsanlardan her şeyi alabilirsiniz ama bir şeyi alamazsınız. Koşullar ne olursa olsun, kendi öz benliği, kendi, hür iradesi, kendi, tutumlarıyla kendi yolunu bulabilir.
Anlam kişinin kendi çabasıdır, keşif değil.
Birsen Eker
Katılın!
Yorumlar