Sen gitme!
Üşütür yokluğun bir kış gibi yüreğimi.
Sensizlik virane eder gönlümü,
Ahsen kadın, sen gönül evimin direği,
Misâl-i Âşksın sen.
Âşkına düştüm ben.
Sen gönül toprağımda biten karanfil
Aşkımla büyüyorsun bunu bil!
Benden gayrısını gönlünden sil!
Ömür gülüşlüm,
Beni ömrümden etme!
Yoksa bu yüreğe olursun katil.
Gülüşünde bir güneş doğuyor, hayatımın sabahı tebessümünde pinhân.
Yüzüne değmesin hüzün, cemaline mutluluk yağsın her ân.
Biliyor musun kaç karanlık eder mutsuzluğun?
Saymakla bitmez ki; sonsuzluk kadar uzun.
Ey âhalî! Yüreğime mihmân geliyor; yâr, susun!
Gözleri başka bakıyor başka
Bakışlarında bir efsûn.
Baktıkça geliyorum aşka.
İçmedim bâde ama oldum sarhoş
Ey âşk sen buraya koş!
Yârin gözlerinden beri oldum bir hoş.
Haydi kalbim! yâr gelmiş sana, acele koş!
Ondan gayrısı her şey bomboş.
Sol yanımın coğrafyasında Gönül İmparatorluğum,
Gönül İmparatorluğumun tahtına ilelebet oturdun, Sultanım.
Âşkın fethini getirdin gönlüme, gönlüm oldun.
Sen kalbimi Sultanlığın ile doldurdun.
Senden gayrısına tahammülün yoktu,
Bütün ölmüşleri bile kovdun.
Ben sende GÜL; Sen Bende hayat soludun.
Gönül topraklarımda biten gülistan,
Senden başka tanımam Sultan…
ERDAL ÖZAYDIN
Katılın!
Yorumlar