Opia Gizli Aşk

6 – Görevimiz Tehlike

 

Hoş Geldiniz Kitabıma Umarım Okurken Keyif Alırsınız İyi Okumalar Dilerim Öpüldünüz 💋

Ben pislenmiş bir evin sararmış duvarlarında huzurla yaşayabilirim bakıldığında senin ihanete bulanmış kalbinde de yaşadım yıllarca ve inan bu ev karanlıktan daha temiz .

” Herşeyden Haberim Vardı Ama Keşke Bazı Şeyleri Öğrenmeseydim ; ”

Etrafımı cevreleyen korumalar Karanın dudaklarından dökülen cümlelere bakarken Karan sadece küçümser gözlerle bana bakıyordu .

” Demek Baran Akar’ın kızısın sen ”

Tereddüt etmeden gözlerinin içine acımasızca baktım sanki hiç bir şey olmamış gibi nasıl bu kadar rahat konuşa biliyordu ondan bir kez daha tiksiniyordum .

” Evet Baran Akar’ın kızıyım ! ”

İğneleyici sözcüklerimle altını çiziyordum daha fazla gözüne soka bilmek için babama neler yaşatıklarından bile haberleri yok hepsini günlüklerinde yazan feryatlarından biliyorum .

” Neden yalan söyledin ? ”

Afalayarak onu baştan aşağı süzdüm ben mi yalan söylemiştim peki sana ne demeli beni kandırdığını sandığın yetmiyormuş gibi ;

” Beni detaylı araştırmalıydın , büyük bir teşkilatı bitirmek için büyük bir oyun sergiledik nasıl buldun oyunumuz ? ”

Arkadan beliren narkotik şubeden gelen özel timlerin hepsi saklandıkları çalılardan yavaşca çıktılar özel korumaların arkalarına geçip silahları kafalarına dayamıştılar Karan sanki böyle bir problem bekliyormuş gibi gözleriyle temas etmişti ,

” Harika tamda Duru Akar’dan beklenecek bir hareket . ”

Alnımdan akan ter yavaşca yüzümden akıp yere düştü bakışlarını net bir şekilde göre biliyordum kusursuz bir katil gibi avına bakıyordu yavaşca tıslayarak sözü bana bırakmıştı .

” Seni uyuşturucu ticareti yapmaktan dolayı tutukluyorum avukatın gelene kadar konuşmama hakkına sahipsin Karan Karahan ! ”

Belimden çıkarttığım kelepçelerle Karana yavaşca bir adım yaklaştım ateşten yapılmış bakışları altında dururken arkasını dönmesi için kolunu sıkıca tuttum  dönmemek için dirensede yapacak başka bir hamlesi yoktu elimdeki kelepçeleri hızla iki eline geçirdim ardından kitleyerek bana dönmesini sağladım yüzünde beliren ifade beni pekte memnun olmuştu neydi bu inat sanki hala bir çıkış yolu arıyor gibiydi .

” Oyun daha bitmedi . ”

Dudaklarından sadece bu sözcükler dökülmüştü hala aklında ne planlar döndüğünü anlamıyordum ama en kısa sürede anlamak için elimden geleni yapacağım .

1 Saat Sonra 

Karşı odadan ona bakarken gözlerinde beliren soğuk buz parçalarını göre biliyordum etrafındakilere fırlatıyor gibiydi oturduğu sandalyeyi düzelterek karşısında duran siyah pencereye bakıyordu orda olduğumu biliyordu sanki hissediyormuş gibi 

” Ordan izlemeye devam mı edeceksin ? ”

Sözcükleri son derece kendinden emindi bir anlık cesaret ile kapıdan çıkıp onun olduğu sorgulanma odasına girdim kapıyı sertçe kapadım beni gördüğüne şaşırmamıştı tamda beklenildiği yerde onun karşısında duruyordum sonun başlanğıcı gibi bir şey di .

” Yurt dışından gelen uyuşturucu ticaretler benimle sonlanmıyor biliyorsun değil mi ? ”

Kendini ne kadar akıllı sanıyor bilmiyorum ya da beni salak yerine koymaya çalışıyordu karşısında duran sandalyeyi kendime doğru yavaşca çektim ardından tam karşısına oturdum yutkunarak devam ettim 

” Her şeyi biliyoruz fakat mallarını hala bulamadık seni burda tutmamız için bize nerde olduklarını bir an önce söylesen iyi edersin yoksa … ”

Susmanın hiç sırası değil gibiydi ama o susmam için hamle yapmıştı .

” Sana ve müdürüne bir teklifim var ”

Afalayarak nasıl bir teklif yapa bileceğini biraz da olsa düşünmeye başladım ki kapıdan içeri giren müdürün sesini işittim 

” Teklif mi şu anda nasıl bir teklif yapmayı düşünüyorsun Karan ? ”

Duyduğum cümle karşısında tereddüt etmiştim bu gerçektende benim tanıdığım müdür mü uzun süredir yakalamaya çalıştığımız adamın teklifini mı bir de dinleyeceğiz şaka yapıyor olmalı .

” Duyduğuma göre Dubai de aradığınız bir mafya babası var Kara Süvari adı ile tanınan ünlü bir katil hatta yurt dışında kırmızı bülten’de adının olduğu bile söyleniyor . ”

O bütün bunları nerden biliyordu eminim benim gerçek adımı bulduktan sonra büyük bir araştırma yapmıştı ki onun işine yarayacak bilgiler de edindi ne kadar aptalım adamın göz göre göre eline bilgiler verdim lanet olsun !

” Evet nerdeyse üç yıldır araştırıyoruz ama hala bir sonuç çıkmadı senin bildiğin bir şeyler mi var Karan Karahan ? ”

Karan yüzünde beliren gülümseme ile oturduğu sandalyeden doğruldu kendini düzelterek boğazını temizledi .

” Evet tanıyorum fakat onu bulmamı istiyorsanız yanımda Duru Akar’ın da olmasını sağlarsanız . ”

Müdür bana kısa ve öz bir bakış atarak gözlerinde beliren nefreti göre bilmemi sağlamıştı işleri nasıl boka sardığımı anlamış olacaksınız zaten , müdür derin bir nefes alarak Karana döndü sert sesiyle .

” Duru son derece eğitimli polislerimizden ondan kaçmaya çalışırsan hatta cesaret bile edersen seni oracıkta öldürmesi için elimden ne geliyorsa sağlarım duydun mu beni ! ”

Sözleri de bir o kadar dokunaklı olan müdürüm dışarı çıkmak için kapıya yöneldiği de beni de sıkıca kolumdan tutup kendi ile birlikte dışarı çıkarmıştı .

” Burda ne halt dönüyor Duru neden seni yanında istiyor bu ibne ! ”

Neler olduğunu bizzat bende anlasam sana da verecek bir cevabım olurdu ama bende bilmiyorum, bakışlarını yanda bulunan kapıya odaklandırmıştım ki

” Yoksa ona karşı bir şeyler mi hissetmeye başladın Duru ?”

Soru karşısında susmadan bir dakika bile durmadım sesimin tonunu dahi ayarlamadan gözlerimde ki intikam ateşini alevlendirerek .

” Sakın ! cümlelerimle seni kırmak istemiyorum müdürüm”

Tarafım çoktan belliydi o itin benim kalbimde yeri yoktu asla da olamaz .

Kendimi bir kaç adım geri çektikten sonra nefesimi düzenlemeye çabaladım bazenleri böyle ola biliyordu neydi bu panik atak mı ellerim yavaşca titremeye başlamıştı hadi kızım kendine gel , düşünme sen olanları halledeceksin her şeyi ; yarım yamalak ayakta kalmaya çabalarken duvara bedenimi sıkıca bastırdım müdür bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı ki .

” Duru iyi misin ? ”

Sorusu karşısında cevap vermeye bile tahammülüm yoktu ellerimle duvarın yanında duran tahtalara tutundum müdür ekiplerden bir kaçına büyük bir gürültü ile seslendi .

” Ambulansı ara Deniz , Duru kriz geçiriyor ”

Kulaklarımda yükselen sesler beni biraz daha zorluyordu ayakta kalmak için ne kadar dirensemde bir kaç saniye sonra tutnamamıştım müdür beni sıkıca tutarak duvara yaslandırdığı sırada Deniz koşarak geldi elinde duran suyun kapağını açarak eline biraz döküp yüzümü hafifçe ıslattı kendi gelmem için bir kaç dakika beklediklerinde beni yavaşca koltuğa doğru yürüttüler son bir adım kala koltuğa kendimi yavaşca bırakmıştım Deniz hızla kafamı tutarak başımı sert bir yere vurma mı engellemişti .

” Duru ! Duru ! ”

Yankılanan isimim bir anlığına durdu ardını karanlık almıştı .

Gözlerim bir netliğe doğru açılması ile gözlerime vuran sert beyaz ışığı daha iyi göre biliyordum tam yanımda bana bakan doktor uyanmama sevinmiş bir şekilde gülümseyerek elinde ki ışığı kapatıp önlüğünün cebine takarak bana döndü .

” Kendini nasıl hissediyorsun Duru ? ”

Neler olduğunu az çok hatırlarken en son Karan ile birlikte gidecekleri Dubai görevini hatırladı şaşkınlıkla doktora dönerek .

” Mert bey nerde ya da Deniz onlar neredeler ? ”

Doktor neler olduğunu tam olarak anlamasada sorularını kısa da olsa yanıtlamıştı .

” İkiside dışarda senin uyanmanı bekliyor ”

Yataktan yavaşca doğrularak dik bir şekilde oturdum derin bir nefes alarak doktorun yine günlük rutin konuşmasını yapmasını beklemiştim .

” Daha dikkatli olmalısın Duru anı kararlar verme ya da kendini bir anda yalnız hissetme boşluktaymışın gibi ”

Dedikleri son derece doğruydu tamda dediği gibi boşlukta hissediyordum kendimi Karan gibi biri ile ne işim var benim Dubai’de gözlerim de beliren ifade ile susmuştum ki , kapının tıklanması ile birlikte doktorun ,

” Girin lütfen ”

Demesi bir olmuştu kapı anında açılarak içeri müdür ve deniz girmişti gözlerinde beliren endişeli tavırları göre biliyordum benim için endişelendikleri için minnettarım ama Karanla gidersem neler olacağı hakkında hiç bir fikrim yok .

” Duru canım iyi misin kendini nasıl hissediyorsun ? ”

Deniz yanıma yaklaştığında müdür hafiften geride duruyordu nedeni ni anlamamıştım ama sanırım kendi seçimlerinden dolayı kendini suçluyordu , gülümseyerek Denize baktığımda hiç bir sorun olmamış gibi devam ettim .

” İyiyim canım ”

Müdür kendini bir kez daha ön plana atarak asıl konuya dönüp dolaşıp girmek için cümlelerini özenle seçiyordu .

” Uçak biletlerini aldık Duru yarın Karan ile birlikte Dubai’ye doğru yolculuğa çıkıyorsun sana gerekli talimatları vereceğiz ”

İşte duyduklarım karşısında yapa bileceğim hiç bir şey kalmıyordu müdür bizzat bu görevi bana vermişti elimden geldiğince bu olayı kısa tutacaktım .

…………………………………………………………………………………..

Otele de ki odama geldiğim gibi koridora doğru yönelerek bavulumun bulunduğu odaya girdim bavul yerde kapağı açık bir şekilde kapatılmayı bekliyor gibiydi bende yere eğilerek bavulun her iki tarafında bulunan fermuarları çekerek bavulun kapağını kapatıp dik konuma getirdim kolunu yavaşca kaldırarak odanın kapısına kadar sürmeye devam ettim kapıyı açtığımda karşımda duran Karanı görmüştüm o da elinde ki siyah bavulla karşımda duruyordu panik yapmadan odamdan dışarı çıkıp kapıyı kapatmıştım .

” Demek sonunda aynı taraftayız ”

Kurduğu cümle beni ne kadar deli etsede ağzımı açıp tek bir kelime etmeye dahi niyetim yoktu .

” Uçak bir saat sonra acele edelim ”

Diye bilmiştim sadece bavulu zeminde sürterek asansörün kapısınınönünde sabit bir şekilde dururken asansörün düğmesine bastığımda Karan hiç tepki vermediğini gördüğümde konuşmayı o da kesmistiğini anlamıştım ikimizde sadece asansörün bir an önce gelmesini istiyorduk, yukarı doğru çıkan asansörün kapıları yavaşca açıldı içeri doğru adım atmanın bekleyen Karan dikkatle beni izliyordu ben asansöre geçtiğimde kendiside içine girerek düğmeye uzanadı lobi katına basarak kapının kapanmasını bekledi saniyeler sonra kapılarını kapanması ile birlikte aşağıya doğru inen asansörün kalbimde hissettirdiği hisle karşı karşıya geliyordum.

Lobi katında duran asansör eksiksiz bir şekilde kapıların açılmasıyla elimde tuttuğum bavulu tekrardan yerde sürükleyerek dışarı çıkmıştım arkamdan gelen Karan da arkasından sürüklediği bavulla meydan okurmuşcasına etrafındakilere göz gezdiriyordu otelin çıkışına doğru bir adım kala durdum Karan şaşırmışcasına tam yanımda dururken .

” Dubai de kendine hakim olsan çok iyi olur Karan yoksa dudaklarımdan çıkacak tek bir söze bakar senin hayatın ”

Tehtit olarak mı alğıladı yoksa uyarı olarak mı bilmiyorum ama yüzünde apacık büyük bir plan olduğu belliydi fakat bu plan kime ve neye göre yapıldığını zaman gösterecek ti 

” Dudaklarında senin kadar itatkar mı merak ediyorum açıkçası ”

Gözlerim de beliren uyarıcı sinyallerini Karana doğru yönlendirerek espirisini bitirmesini beklemişti aman ne çok güldük bilemezsin dermişcesine bakıyordum , dönen kapıdan geçerek oteli tam olarak arkamda bırakmıştım artık yeni bir oyunun başlamasına sadece bir uçak mesafesindeydik . 

Karan elindeki bavulu arabanın içine yerleştirirken bende telefonuma gelen mesajı içimden okuyordum mesaj müdürden bizzat olarak gelmişti .

” Yeni kimliklerimiz arabanın torpido gözünde yer alıyor , İkiniz kardeşsiniz Karan işlettiği gece kulübünün sahibi sende yanında çalışıyorsun dikkatli olun ve bu işi dağıtmayın iyi yolculuklar dilerim . ”

Telefondan gözlerimi ayırdığımda Karanın arabaya geçtiğini görmüştüm sürücü koltuğuna yavaşca oturup benim binmemi de bekliyordu arabının diğer kapısını açıp torpido tarafını gözüme kestirmiştim kapağı açıp içinde olan siyah dosyayı çıkardım elime aldığım dosyayı dikkatle incelerken içinden çıkan yeni kimliklerimize göz gezdirdim .

” Aksu Çetin ve Kaya Çetin ”

Demek bu görevde ki isimlerimiz bunlar daha yaratıcı isimler bulamadılar mı acaba neden böyle olmak zorunda Devini tercih ederim , Karan artık beklemek istemiyormuş gibi bakarken artık koltuğa oturma zamanımın geldiğini de hatırlatıyordu onu pekte bekletmeden elime aldığım belgelerle koltuğa geçip oturmuştum arabanın kapısını hızla kapatarak gitmemiz için işaret vermiştim .

” Ne yazıyor belgelerde ? ”

Diye sormuştu merakla sorulan bir soru değildi apaçık planların nasıl devam edeceğini sormuştu pek bir cevap veremezdim belki ama ona olayın gidişatını anlata bilirdim .

” Kimliklerimiz değişti artık farklı insanlarız buna ayak uydursan çok iyi olucak başında başlamak gerekiyor ise ikimiz kardeşiz sen Dubai de gece kulübü işleten girişimci bir adamsın bende senin yanında çalışan aynı zamanda destek veren biriyim . ”

Söylediklerimi dikkatle dinlerken elimde olan kimliğini onun eline tutuşturdum kimliğini büyük bir detayla incelerken konu Kara Süvariyi nasıl ağımıza düşüreceğimize gelmişti .

” Paralar ve bahisler söz konusu olduğu sürece Kara Süvariyi elimizle koyduğumuz gibi buluruz . ”

İşte şimdi Karanın hoşuna gitmeye başlamıştı gözlerinde duran ışıltılar yanıp sönerken aklında dönüp duran düşünceleri her bir zerresini işite biliyordum .

” Demek benim tatlı sevimli kardeşim olacaksın öyle mi ? ”

Arabanın anahtarını sokarak hızla cevirdiğinde çalışan arabanın vitesini d ye aldı ardından gaza basarak havaalanına doğru hızla sürmeye başladı .

Havaalanının kapısının önünde frene basınca öne doğru hafifçe sendeledikten sonra bedenim geriye doğru koltuğa yapıştım neydi bu şimdi benden intikam mı almaya çalışıyor bu asıl benim onun delirtmem gerekiyorken ben deliren oluyorum sinirlerimi tepeme çıkartıyor resmen .

” Yavaş yavaş ! İnsan taşıyorsun ordan bakınca plastik gibi mi görünüyorum ”

Karan yüzüme dahi bakmadan arabanın kapısını açıp dışarı çıkmıştı bagaja doğru yönelirken bende kapımı açarak dışarı bir adım atmıştım ki Efe nin bize doğru geldiğini fark ettiğimde içimden neydi bu şimdi arkadaşını da mı getirecekti böyle anlaşmamıştık belimde duran silahıma yöneldiğimi fark eden Karan beni durdurmak için hamle yapmıştı .

” O sadece arabayı götürecek ! ”

Belimden sıkıca kavrayıp tutarken kendimi ondan uzaklaştırmak için epey direndim sakın bana dokunma pislik herif  dermişcesine ittim onu etrafımda ki insanlar bana dikkatle bakarken olayların yanlış gittiğini anlamıştım kendimi olduğum yerde toparlayarak Karan nın yere indirdiği bavulumun kolunu açarak zeminden sürmeye başladım Karan afalayarak Efeye döndüğünde 

” Sen arabayı benim eve götür sonrası içinde endişelenme anneme de sakın ama sakın haber verme ! ”

Efe Karanı dinlediğine pişman olmuşcasına derin bir nefes alarak kolunu omzuna koydu dikkatle .

” Abi emin misin sonra bir sorun olmasın bak ! ”

Diyerek Karana sormuştu ama Karan hiç bir problem olmadığını ona defalarca kez söylemişti Karan da arabadan indirdiği bavulun kolunu açarak tuttu ardından elindeki ile birlikte Duru nun yanına doğru yaklaştı Duru kendinden emindi yapa bileceklerini biliyordu ikiside artık aynı taraftaydı .

…………………………………………………………………………………..

Ucağa bindikerinde ikiside sanki hiç birbirlerini tanımıyormuş gibi görmezden geliyordu oturdukları karşılıklı koltuktan birine oturan Duru eline aldığı siyah dosyayı incelemeye devam ediyordu bütün plan bu dosyada her bir detayı ile yazılıydı müdür bizzat kendisi incelemiş olduğundan ona sonsuz bir güven veriyordu Karan ise karşısında duran koltuğa geçmişti yavaşca oturduğunda Durunun elinde duran siyah dosyayı çekip elinden kaptığı gibi okumaya başlamıştı sonuç olarak o da bu görevin bir parçasıydı okumak onunda hakkıydı ama bana sorsa bende veriridim elimden böyle çekip almasını gerektirmiyordu .

” İzin istesen verirdim zaten ! ”

Dediğimde gözlerini dahi kırpmadan elinde ki dosyayı okumaya devam ediyordu yüzüme bakma gereksiminde bile bulunmuyor .

” Her neyse gece kulübünün ismi ne yazmamış buraya ? ”

Beynimde yükselen sinir sistemimi bir kez daha bozmasına izin vermeden gözlerimi kısarak imaladım .

” Belkide bu sefer bilmen gerekmiyordur ”

Gözlerinde beliren bu hiç komik değil bakışını gördüğümde sinirden dişlerimi sıkarak sahte gülümsememle bakındım etrafıma yapacak bir şey yoktu o ve ben aynı ekipteydik anlatmam gerekliydi .

” Her neyse kulübün adı Cehennemin Kapıları tam sana göre bir yer hiç yalnızlık çekmezsin eminim ”

Dedim gülümseyerek altını çizdiğim cümlelerimin üzerine imzamı bile atardım sözcüklerim karşısında onunda hoşuna gitmiş gibi bir yüz ifadesi vardı dosyanın sayfalarını çevirdiğinde 

” Demek evlenip boşanmışsın ve dubai’de ki türk konsolosluğunda çalışan ise sensin harika bir plan ”

Harika bir de evlenip boşanmışım mükemmel Karanla kardeşiz üstelik ve üstüne üstelik türk konsolosluğunda çalışıyorum daha ne kadar kötü gide bilir ki işim .

” Evet öyleymiş göründüğümden daha çok sırrım var gibi  ”

Ne de olsa sırlar ortaya çıkmak için varlar Karan dosyayı kapatıp sessizce bana uzatmıştı hemen pesmi etmişti yoksa bana mı öyle geliyor koltuğunu yavaşca aşağı doğru indirerek rahatça başını arkaya koydu gözlerini kapattığında pencerenin olduğu tarafa yönelerek dışarıya kısa da olsa göz gezdirdim uçak yavaşca hareket etmeye başladığında kalbimde oluşan hissi derinliklerimde yaşasamda nefes alış verişimin değiştiğini duya bilmiştim yanımda ki çantamı bacaklarımın üzerine alıp fermuarını çekip açtım içinden çıkardığım uyku ilacı hap kutumu alıp kapağını açtım içinden bir tanesini rastgele alıp ağzıma koydum masadan diğer elime aldığım suyun kapağını açarak dudaklarıma görürdüm sudan birer yudum aldıktan sonra ilacı yuta bilmiştim suyun kapağını kapattıktan hemen sonra masanın üzerine koydum hap kutumu da tekrardan çantama koyarak fermuarı kapadım çantamı ayaklarımın dibine koyduğumda uçak çoktan havalanmıştı .

” Sende uyumaya çalışsan iyi olur 4 saat sürüyor İstanbul Dubai arası ”

Gözlerini dahi açmadan sadece konuşuyordu rahatına bakıyordu adeta ve bu beni daha çok sinir ediyordu hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam ediyordu .

” Uyursam uyurum bu seni ilgilendirmez ! ”

Sesini çıkarmadan öylece susması bile gözüme batıyordu her an boğazına yapışıp onu boğa bilirdim ama neyse ki şuan büyük bir göreve gidiyoruz yoksa kesinlikle elimde kalmıştı , başımı koltuğa dayadığım anda gözlerim hafiften kapanmaya başlamıştı sanırım ilaç etkisini göstermeye başlamıştı .

Geçmiş

Bulanık gördüğüm eşyalar tamda o güne aitti. Korkudan titreyemeyen kalbim sesini bile çıkaramamıştı. Zaman durmuş, kalbim durmuş o an tamamen ölmüş gibiydim.  Yaklaşan sert adımların sesini duyduğumda kalbim sessiz bir çığlık attı ama sadece ben duydum o çığlığı. Bunlar gerçek değildi geçmişin izleriydi duyuyordum ama görmek istemiyordum. 

“Duru, hadi gel” 

Gözlerimden akan yaşlarıma sarıldım o an. Arkadamda duran duvara yaslanıp çökerek bekledim.

 Belki duvar beni korur diye…

“Korkma, canın yanmayacak!” 

Hayır duru canın yanacak ve sen bu acıyı hayatın boyunca unutmayacaksın. Kaskatı kesilmiş vücudum saçlarıma değen ellerle irkilmişti. Saçlarımı koklarken aslında içine çektiği kokum değil benim ruhumdu. Ben o güne ruhumu, benliğimi ve bütün neşemi teslim etmiştim. 

“Şşş! Sessiz ol” 

Saçlarımın çekilmesiyle, vücuduma değen eller hızlandı. Küçük bedenim o gün kendini korumaya çalıştı ve tüm çığlıklarımı sadece ben duydum…

Bir gece ansızın ;

Her yerden ve herkesten .

Günümüz

Yarım yamalak hatırladığım hatıralar gözümü açmamla son bulmuştu karşımda duran Karan sırıl sıklam olan gömleğini temizlemekle uğraşıyordu kafamın allak bullak olmasından kaynaklı olarak sertçe ayağa kalkmaya çabaladım derinleşen sesleri artık net bir şekilde duyamıyor gibiydim neler oluyordu bana böyle neden başım iyice dönüyor Karan ayağa kalktığı gibi beni koltuğuma geri otuturarak yanımda sabitçe kaldı .

” Ne halt içtin sen ! ”

Karanın sesini duyduğumda bedenimde dolaşan sıcaklığı hissede biliyordum ne oluyordu bana çantamda duran haplarda neyin nesiydi ellerimin titremesine rağmen ayaklarımın dibinde duran çantayı sakince elimde tutup Karana uzattım nefes alışım gittikçe zorlanmama neden oluyordu .

” Yardım … Et … Hap… ”

Konuşamama rağmen çantayı aldığı gibi yanımda ki koltuğa doğru çantanın fermuarını açıp hepsini döktü içinde gördüğü ilaç kutusunun kapağını açtığında gözleri benimkilerle birleşti .

” Sen bunları nerden buldun ! ”

Cevap dahi veremiyordum ne içtim ben vücudum titreyeremeye başladığı anda Karan hızlıca beni ayağa kaldırıp bedeni mi sıkıca tuttu tuvalete doğru yarım yamalak adımlarla ilerlerken .

” Kusman gerekiyor hemde hemen ! ”

Lavabonun kapısını açtığı gibi beni tuvaletin üzerine otuturdu şaşkınlıkla neler olduğunu anlamaya çalışıyordum ama beynim donmuş gibi hiç bir şeyi anlamıyor gibiydim bacaklarımdan tutarak lavabonun kapısını kapattı ardından kitleyerek içeri kimsenin girmemesini sağladı ardından beni tuvaletin kapağından beni çekerek yere otuturdu saçlarımdan sıkıca tutarak kusmam için parmağını dudaklarımın arasından ağzımın içine sokarak kusmam konusunda yardım ediyordu ne kadar kendimi zorlamasamda kusmam gerektiğini biliyordum tuvaletin için hızla kustuğum anda kendime yavaşca geldiğimin farkına vardım başım çatlıyor gibiydi neler olmuştu böyle ben nasıl bir bataklığa batmıştım .

” Daha iyi misin ? yeterince kustun ”

Başımı iyi anlamda sallayarak beni kaldırması için ondan yardım istemiştim kolumdan tutarak beni kendine doğru yaklaştırdı tuvalet kapağını kapatarak üzerine oturdum Karan lavabonun yanında duran peçetelerden birini alıp bana uzattı elime aldığımda dudaklarını yavaşca sildim bu iğrenç görüntüyü görmesini istemeyeceğim en son kişiydi .

” Neler oldu bana ? ”

Karan kaşlarını çatarak gözlerimin içine bakarak sinirle kolumdan tutup canı açıtmaya kalktı .

” O içtiğin halt uyuşturucuydu Duru nasıl bu kadar salak ola bilirsin sen ! ”

Duyduklarım karşısında tereddüt etmiştim hayır hayır böyle bir şey olamaz bu imkansız onlar uyku haplarımdı eminim .

” Oraya sen koydun değil mi bizzat yaptın bunu bana acı çektirmek için ! ”

Çıkan sesim karşısında afalayarak ellerini sıkıca sıktı sinirden dönen gözleri benimkilerle baktığında .

” Ne sikim istiyorasan öyle yap Duru ! ”

Küfürünü duyduğum anda onun yakınında dahi bile durmak istemiyordum bana yaklaşmış olan bedeni hızla ittirdim kapıya doğru yöneldiğimde kapının önüne ellerini koyarak gitmeme için beni tuttu .

” Bir daha içersen bu sefer seni kurtarmaya bile çalışmam ölmeni dört gözle bekliyor olacağım 

Duyduklarımı sindirmeye çalışırken kapıdan ellerini çektiğinde kapının kilidini açıp hızla lavabodan çıktım sersemlemiş gibiydim gözlerimi kapatıp açarak düzgünce yürümeye çalıştım bir adım attığımda düşmemem için kolumdan yakalamıştı beni .

” Dikkat et canım kardeşim alkol mü çarptı ? ”

Sesini duyduğumda kollarından kaçınmak için ittirdim benimle birlikte koltuğumuza doğru yürüyordu sakin gibiydi ama ellerimi tutmasından belliydi bana olan öfkesi hala dinmemişti .

Koltuğa oturduğum anda saçlarımı elimle toplayarak geriye attım tam karşımda durup kendi koltuğuna geçip oturdu masasında bulunan viski bardağını alıp dudaklarının arasına götürdü tek bir yudum alarak gözlerini bana doğru dikti gözlerinde beliren ifade çok netti tüm yıldızlar bir araya toplanmış ve bana bakıyorlardı .

” Gözlerin ışıkla yanan yıldızlarla dolu ”

Karan gözlerini dahi hareket ettirmeden Durunun kara gözlerine kitlemişti ki oturduğu koltuktan doğruldu hafifçe sırıtarak ;

” Yanlışın var Kara Gözlü Kız , onlar ateşin külleri ”

Gözlerine bakmaya daha fazla devam ettiremedim en sonunda gökyüzüne doğru bakıp dışarıyı seyrettim halbu ki demirden yapılmış kalbi ne kadar iyiydi işte bu soru günlerce kafamın içinde duran tek soruydu .

Yaklaşık 20 dakika sonra uçağımız Dubai Uluslararası havalimanına ayak basmıştı Karan ne kadar önemsemesede dikkatli davranıyordu her bir adımımız son derece önemli olduğunu o da gayet iyi biliyordu bavullarımızın tutulan kollarını açtıktan sonra çıkışa doğru yönelmiştik elimde ki telefonun titremesi ile ekrana kısaca göz gezdirdim mesaj Denizden di .

” Size evinizin adresini yazıp gönderiyorum ve gece kulübünün adresini ”

Bir kaç saniye sonra diğer mesajlar ardı ardına gelmişti .

” Cehennemin Kapıları – Jumeirah – Dubai – Birleşik Arap Emirlikleri ”

Derin bir nefesle mesajı Karana göstermiştim ki Karan nın pekte umrunda olmadığı belliydi zaten telefonu gözlerimle incelerken ikinci mesaj gelmişti .

” West Crescent – The Palm Jumeirah – Dubai – Birleşik Arap Emirlikleri ”

Evet harika şimdiden çok büyük bir başlangıç yapmaya hazırız , havalimanından çıktığımız andan itibaren havanın bu kadar sıcak ola bileceğini düşünmüyordum yüzüme vuran güneşi kapatmak için kafamda duran gözlüğü hafifçe indirdim Karan da aynı şekilde cebine takmış olduğu gözlüğü çıkartıp bir çırpıda takmıştı .

” Sayaarat ajirih ! ( Taksi ! ) ”

Karanın taksiciye seslenmesi ile irkildim bu dili biliyormuydu neden daha önce söylemedi ki . 

” Neden Arapça bildiğini söylemedin ? ”

Karan pekte beni takmayan bakışları arasından fısıldadı keskince sesini kulaklarımda yankılatmıştı  .

” Sen benim hakkımda hiç bir şey bilmiyorsun ki ! ”

Gülümseyerek ona doğru baktım imalı sözcükleriyle beni etkileyeceğini sanıyorsa yanılıyordu  .

” Harika sende benimle ilgili her şeyi biliyorsun . ”

İkimizin kimya uyumu hiç uyuşmuyordu fakat biz zaten kimyalarımızı değil bedenlerimizin uyumunu seviyorduk .

Bazı intiharlar için illa ilaç içilmez , bilek kesilmez ya da insan kendini asmaz . Bazı intiharlar da insanın yaşama sevinci öldürür , umudunu keser , hayallerini asar ve kimsenin bundan haberi bile olmaz .

Acıyor Değil Mi ?

En çok önemsediğin insan tarafından göz ardı edilmek…

Devam Edecek …

Opia Gizli Aşk Alıntı

“Tüm evrene karşı gele bilmek için senden vazgeçiyorum” Bu cümleler ona pek fazla sökmüyordu ona gerçek bir şeyler lazımdı. ” Şimdi ne olacak dersin Karan ? ” Dedim titreyen sesimle ” Ölümün eşiğinden dönmek nedir bilir misin sen ? ” Diye sordu elinde ki silahı kafama sıkıca dayarken o an sadece boğazımda beliren yutkunmayla durdura bilmiştim kendimi . ” Peki sen ölümünün aşık olduğun kişiden olmasına bile razı olan beni bilir misin ? ” Dedim dudaklarımdan çıkan kısık sesle o an yüzümden süzülen yaşların arasından eğilerek bedenime yavaşça yaklaştı ama bir gram bile dokunmadan acımasız sesiyle ” Sen mi aşıksın Duru Akar o zaman kalbini elimden geldiğince çok parçalayacağım ! “

5 – Kırmızı Elma

Kitabıma Şans Verdiğiniz İçin Teşekkür Ederim Şimdiden İyi Okumalar Dilerim Öpüldünüz 💋

Gözlerinde Yıldızları Taşıyan Adamım’a

Kendimi sonsuz bir okyanusun sadece küçük bir kum tanesiymişim gibi hissediyorum ki bu yalan değil zaten dünyada öyle bir yer değil mi hangimiz değiliz ki çeketimin cebinde son kalan sigara paketine baktım içinlerinden birini seçtim ve dileğimi tuttum sonsuzluğa uğurladım ona karşı olan duygularımı nefretimi aşkımı masada ki çakmağı alıp tek bir dokunuşla çaktım ateşi kıvılcımlar arasından çıkıp sigaramı yaktıgında dudaklarının arasına alıp keskince içime çektim duman çiğerlerimden geçerken dans ediyor gibiydi rahatlamış vücudumla bir kez daha baktım gökyüzüne yalnız kalışıma ama alışıktım üzülmemiştim …

Mantığımda , duygularımda aynı yolu gösteriyorsa eğer , şayet bu doğru yolda olduğum anlamına mı gelir ?

Dikkat Bu Bölüm Geçmiş İçerir ⚠️

” Sonunda gele bildin peki bir şeyler bula bildin mi ? ”

Gözlerinde ki kayıtsız bakış beni iyice şüphe duymamı sağlamıştı ağızında çıkıcak tek bir cümle ile onu öldüre bilirdim 

” Kayıtlara baktım ama hiç bir iz yok sanki hepsi bir anda yok olmuş gibi ”

Derin bir iç çekerek oturduğum koltuktan ayaklandım

” Hayır Mete kaybolması sadece biri bizden önce davranıp kayıtları sildi olan bu ! ”

Sesimin yükselmesiyle Metenin gözleri yere kaydı eminim şuan nasıl bir çıkış yolu bula bileceğimizi düşünüyordur

” Duru bak çok yanlış işler karıştırıyoruz sonu kötü.. ”

Hızla araya girdim soğuk bakışlarımın altında yatan ateş anında parladı 

” Kes ! Sakın bir daha bana ne yapmam gerektiğini söyleme Mete yoksa işin uçu sana ve o çok sevdiğin ailene de dokunur ! ”

Sesimi düzelterek gülümsedim gözlerinin hala yere baktığını görmek bile kıdemi bulandırıyordu 

” Şimdilik gide bilirsin ama bana gerçek bir kayıt bulsan iyi olur yoksa benim neler yapa bileceğimi tahmin bile edemezsin ”

Gözleri hızla benimkilerle birleşti kendinden emin gibiydi yutkunarak devam etti

” Evet sana kayıt getireceğim ”

Yüzünde beliren korku mu yoksa ailesine olan bağlılığımı kendini bir kaç adım ileri atarak yürümeye başladı odanın çıkış kapısına geldiğinde durdu sanki bir şey ima edermiş gibi 

” Dikkatli olman için elimden geleni yapacağım”

Sessiz sedasız odadan ayrılmıştı şimdi anlıyorum ne demek istediğini lakin o zamanlar hırs bürünmüştü gözlerimi .

Şimdi Ki Zaman ⚠️

Tenimde gezinen dudakları bir kaç saniyeliğine verilmiş uyuşturucu misali sert ve tehtitkardı derinleşen arzularımızı durdurmak artık zor görünüyordu nasıl oldu da bu hale gele bilmiştik çok mu ileri gidiyorduk yoksa bu oyunun bir parçasımıydı 

” Bu kadar yeter ”

Vücudumda gezinen parmakları durdu gözlerini üzerime doğrulttu ve gözlerinde beliren soğuk ateşin alevlerini görmemi sağladı ardından parmaklarını yavaşca bedenimde çekerek benden uzaklaştı 

” Böyle bir şey olmamalıydı ”

Kendine mi kızgındı yoksa duygularına teslim olmasının verdiği suçluluk mu hangisi uyuşan bacaklarım bir anlığına sendelendi beni kolumdan yakalayarak sıkıca tuttu

” Dikkat et ! ”

Kelimeleri artık o kadar sert değildi ya da ben alışıyormuydum beni sabit tuttu ardından kabinden çıkmam için yavaşca adımlarla vücudumu lavabonun önüne yaslandırdı 

” Sen iyi misin ? ”

Sorusu karşısında tereddüt etmeden 

” Sen ne yaptığını sanıyorsun anlaşmamız da bu yoktu Karan ! ”

Kızgın bakışlarım arasından uzaklaşarak ellerini şakalarına götürerek sıvazladı o gerçekten ne yaptığının farkında mı ?

” Ben çok … böyle bir hamle yapmamalıydım ”

Gözlerini bir kaç saniye kapattı kendindemiydi yoksa benimle alay mı ediyordu 

” Gitmem gerek arkadaşım bekliyor ”

Gitmek için duvara dayadığım vücudumu geri çektiğimde gözlerini yarıladı ve bana dik dik bakmaya devam etti 

” Ne yani tokat falan atmayacak mısın ? ”

Afalayarak gözlerimi ona cevirdim ne yani tokat mı atmamı istiyor şimdi ben neyin içine düştüm böyle 

” Çok istiyorsan bir tane ata bilirim ! ”

Elimi kaldırdığımda gözlerini kapadığını fark etmiştim ne yani durdurmayacak mı beni , yavaşca ona doğru bir adım yaklaşarak tam önünde durdum elim öylece havada kalmıştı gözlerini yarılayarak bana baktı 

” Hadi ama Devin seni bu kadar bekleyemem ”

Yüzünde beliren yarım yamalak isteksiz ifadeye karşı bende tepkimi çok geçmeden koymuştum elimi indirerek yanından fırtına rüzgarı gibi geçerek ayrıldım kapıya doğru adımlar attığımda yaklaştığım kapının kolunu kavrayarak açacaktım ki beni durduran Karanın eli oldu

” Ne yani bu kadar mı kızgın değil misin sen ? ”

Acımasız bakışlarımı ona yönelttiğimde kapının kolundan elini çekerek tam yanımda duraksadı

” Şimdi gitmeme izin ver ! Yoksa bu sefer gerçekten kötü olacak ”

Tepkime yanıtı çok geçmeden gele bilmişti kapıyı eliyle hızla kapatarak vücudumu kapıya doğru yaslandırdı elini bilerek vücudumun tam üstüme koydu 

” Ne yaptığını sanıyorsun sen çekil üzerinden ! ”

Halinden bir hayli memnun olan sırıtışını gördüğümde sinirden gözüm dönmüştü adeta fakat dudaklarını kulağıma doğru hafifçe yaklaştırdı ve fısıldadı 

” Ne kadar ileriye gide bileceğini bilmem gerekiyor ”

Dedi kısık sesini kulaklarımda yankılatırken fakat o daha beni tanımıyordu kapıya yaslandığı kolu tutarak hızla döndürdüm bu sefer onun vücudunu kapıya sertçe yaslandırdım dirseğimi çenesinin altına dayayarak ne kadar ileri gide bileceğimi göstermek istiyordum 

” Sakın bir daha beni denemeye kalkma ! ”

Sıkıca tuttuğum dirseği yavaşca geri çekeceğim sırada kolumdan tutup beni kendine yaklaştırdı ondan bu kadar nefret edemezdim 

” Sağlamsın ama biraz daha gelişmen lazım ”

Bu ne saçmalıktı böyle biz şu an tuvalette ne yapıyorduk bırakması için kolumu ne kadar sertçe çeksemde gitmeme bir türlü izin vermiyordu

” Seni uyarmıştı benimle oynamak senin mantığına zarar veririr ama bana ise heyecan veriyor ”

Gözlerim bir an önce çıkış yolu bulmak için etrafa bakınıyordu fakat bu adam bedenimi sıkıca tutmuşken nasıl bir şey yapacaktı ki 

” Çek ellerini üzerimden ! ”

Bacağımı sertçe kaldırarak kasıklarına doğru hızla geçirdim anında vücudumdan çekilen ellerini fırsat bilerek lavabonun kapısını açarak dışarı bir adım attım ki gözlerim karşımda duran kişininkilerle birleştiğinde utançtan deliye dönmüştüm

” Devin nerdeydin sabahtan beri bütün otele seni aratırıyorum ”

Karşımda ki Ceren di yüzünde ki endişeli bakışlarını bir kenara bıraktı ve hızla boynuma sarıldı gerçekten benim için endişelenmiş miydi 

” Senin için çok endişelendim ”

Bu kız daha yeni tanışıyor olmamıza rağmen bu kadar endişeli olması gerçekten beni derinden etkilemişti gülümseyerek Ceren bakarken doldu gözlerim 

” Beni önemediğini bilmek işte bu harika bir his ”

Cerenin gözlerinin içine baktığımda neşeli kızı tekrardan göre biliyordum ve bu cidden huzur doluydu 

” Peki senin erkekler tuvaletinde ne işin var ? ”

Afalayarak arkamı döndüğümde omuzumda beliren eli hissetmişti ha siktir …

” Oo kimler burdaymış Ceren Başaran ”

Kendimi biraz da olsa geri çekmiştim fakat Karan hiç beklenmedik bir şekilde beni belimden kavrayarak vücuduna dayamıştı 

” Karan Karahan sizi otelimizde görmek 

ne büyük bir şeref 

Karan iltifat olarak aldığı cümlesini işitirken gülümseyerek oynadığımız oyuna geri dönmüştük

” Devinle tanıştın mı kendisi benim gelecekte ki müstakbel eşimde ”

Cerenin ağzı kulaklarına varmışçasına bana doğru bakarken 

” Evet Devinle tanıştım hatta onu çok sevdim ”

Karanın dikkatle bana bakışlarını süzerek izlediğimde belime dayadığı elini daha çok sıktığını fark ettim 

” Bizde burda karşılaştık Devinle üstünü değiştirmesi için yardımcı olucaktım ”

Ceren yüzünde ki sinsi gülümsemesini takınarak bana bakmıştı ona bütün bunların sadece bir oyun olduğunu nasıl söyleye bilirdim ki 

” Evet Karandan ben yardım istedim fakat elbise nin odamda olduğu aklıma geldi ve çıkıyorduk ”

Ne diyordum ben iyice kaptırmıştım kendimi bu yalanlara Ceren hiç istifini bozmadan ikimize bakmıştı 

” Ah tabi siz gidin zaten Devin ve senin önemli bir işiniz var ”

Yüzümde ve yanaklarımda yanan şöminenin sıcaklığını hissede bilirdum ne bu şimdi utandım mı hayır böyle bir şey hayatta olmaz 

” Evet çok önemli işlerimiz var ”

Ceren yolumuzdan çekilerek bizim gitmemize olanak sağlıyordu Karanın sıkıca tuttuğu bedenimde onunla birlikte yürüyordu 

” Demek oda da işimiz var Karan ne işimiz olur ki seninle ”

Koridorlardan geçerken etrafımızdan geçenlerin dik dik bize bakması bir hayli kötü durumdu fakat Karanın belimi sıkıca kavrayarak tutması daha çok kötü durum arz ediyordu 

” Biraz sessiz olsan iyi edersin yoksa bütün herkesin bize dikkatle bakmasına neden olacaksın Devin ”

Hah zaten bakıyorlar sen belimden böyle tuttuğun için bakıyorlar zaten ve bu beni daha da deli ediyor du asansörün tam önünde durduğumuzu fark ettiğimde o çoktan elini belimden çekmişti aramızda artık bir metre nin olması içimi bir nebzede rahatlatıyor asansörün düğmesine bastığında aramızda oluşan sessizlik ve artı gerginlik bizi başka bir insan olmaya zorluyor gibiydi asansörün kapılarının açılmasıyla kabine bir adım attım fakat Karan öylece karşımda duruyordu

” Ne yani gelmecek misin ? ”

Yüzünde ki sırıtışını gördüğümde sinirden dişlerimi sıkarak bana cevap vermesini bekliyordum 

” Sen ne sandın ki seninle gerçekten o odaya gireceğimi mi ? ”

Yüzünde ki o tebbesüm yerini öfkeli bir adama bırakmış gibiydi şaşkınlığımı belli edemeden düğmeye bastım kapıların nazikce kapanmasıyla her şeyin bittiğini sanmıştım fakat bu Karanı bugün son görüşüm olmayacaktı  .

Otel kapısının önünde Karanın gelip artık beni almasını bekliyordum oyasa ki tam dediği saatte çıkmaya özen göstermiştim ama sanırım onun umrunda bile değildi göz ucuyla üzerimde ki kıyafete dikkatle göz gezdirdikten sonra yakışıp yakışmadığını anlamaya çalışıyordum içimi kaplayan gerginliği dindirmek için birden ona kadar saymaya başlamıştım bir… iki … üç…  Gözlerimi yarım yamalak kapattığmda yüzümde canlanan o görüntü oluşmuştu kabinde beni nasıl öptüğünü hissederken gözlerimi arabının korna sesinden dolayı hızlıca açtım karşımda duran arabaya doğru bakığımda arabanın kapısı yarım yamalak açılmıştı fakat içinden hiç tanımadığım bir adam çıka gelmişti kim di bu ve Karan nerdeydi 

” Hoşgeldiniz Devin hanım lütfen buyrun binin Karan beyler evde sizi bekliyor ”

Şaşırmış gibi olmak istemezdim fakat neden gelip beni anlamadığını aklım almıyordu bir mazereti mi vardı yoksa gerçekten istemdiği için miydi ya da eminim beni çıldırmak için planladı tüm bunları adamın öksürmesi ile düşüncelerimi bir kaç saniyeliğine durdurarak arabaya doğru yöneldim arabanın kapısını açarak arka koltuğa geçtim elimde ki çantayı sol tarafıma koyarak adamın arabayı artık çalıştırıp yola devam etmesini bekledim tam da dediğim gibiydi adam arabanın kapısını açarak sürücü koltuğuna oturdu anahtarı kontağa takarak yavaşca arabayı çalıştırdı ve böylelikle büyük bir maceraya atılan ilk adımlardı bunlar .

Arabanın büyük bir köşkün girişinden girdiğini gördüğüm an heyecanlanmadan duramıyordum ne yapacağımı ya da nasıl davranmam gerektiğini biliyordum ama bu beni neden bu kadar etkiliyordu ki , araba köşkün tam ortasında duran göbekten dönerek yavaşça köşkün kapısının önünde durdu şöför nazikçe kapısını açarak arabadan çıktı ardından benim kapıma yöneldi fakat onun açmasına dahi izin vermeden kapıyı kendim açmıştım inmek için bir bacağımı yere indirdin ardından kendimi de dışarı atarak arabanın kapısından çıkmıştım saçımı boynumun arkasına atarak düzelttim kapıda beliren Bilge ve Karan gözlerini dikmiş bana pür dikkat bakıyorlardı arkama dönüp arabada duran çantamı aldım evin girişine doğru yavaş adımlarla ilerledim bakışlarını benim üzerime çeviren iki kardeşten Bilge’nin yanıma doğru geldiğini fark ettim 

” Harika görünüyorsun Devin ”

Sıcak bir şekilde sarılarak gülümsedi ardından Karanın da ileri çıkmasını beklerken Karan’nın çoktan içeri girdiğini fark etmiştik şaşkınlıkla bana bakan Bilge beni bozmamak için 

” Karan şu sıralar çok yoğun bir işi çıktı eminim ”

Tabi ben onun ne yapmak istediğini gayet iyi biliyordum resmen benimle oyun oynuyor tam bir sinirden ne kadar delirsem de bunu içimde yaşıyordum kolumdan yarım yamalak tutan Bilge içeri girmem için davet ediyordu yavaş adımlarla köşkün kapısından içeri girmiştim gözlerim etrafta olan çok sayıda ki tablolarla takılmıştı kapıdan girdiğimiz gibi orta yaşlı çiftin tam karşılarında duruyorduk sanırım bunlar Bilge ve Karanın ebeveynleriydi tebessüm ederek Bilge’nin bizi tanıştırmasın beklemiştim ki merdivenlerden aşağı inen Karanın sesiyle duraksadım 

” Anne baba sizi nişanlımla tanıştırayım Devin Ceyhan ”

Sakin tavrımla gözlerimi onun dalga geçer gözlerine diktim Karan bana yaklaştığında annesi öne çıkmıştı 

” Merhaba Devin seninle tanıştığıma çok sevindim ”

Annesinin böyle güzel güldüğüne bakmayın kendisi tam bir tam bir şeytan her an ne yapacağı bilinmeyen bir saatli bomba gibi etrafa geziniyor fakat babası son derece mesafeli bir hareketle 

” Hoş geldiniz Devin Ceyhan ”

Karanın parmakları kollarımda dolanarak ellerini ellerime kilitlemek için hamle yapmıştı parmaklarımı onunkilere kitlemiştim annesinin dikkatli bakışları arasından kıvrılarak Bilge’ nin sesiyle 

” Hadi artık yemeğe geçelim ”

Annesinin ve babasının yanından geçen Bilge  bizi direk yemek masasının önüne çıkarmıştı Karan parmaklarını ellerimden çekerek sandalyeyi kendisine doğru çekti benim oturmamı bekliyorken önünden geçen Deniz hanım oturacağım sandaleyeye oturmuştu anlamsızca Karana baktım sırf gıcıklık olsun diye yaptığına emindim annesinin oğlu ne olacak aynı ona benziyordu Bilge Karana kaş göz işareti yaparak diğer sandalyeyi çekmesini sağlamıştı ardından oturmam için gözlerini gözlerime kenetlendirdi bende yapmamı istenilen hamleyi yaparak Karanın çektiği sandalyeye oturmuştum 

” Demek oğlumun aklını başından alan kız sensin ”

Deniz hanımın cümleleri ne kadar bende gerginlik hissi yaşatsada fikrini desteklemem gerekiyordu 

” Evet Deniz hanım eminim Karanın sadece aklını başından almıyorumdur ”

Bilgenin sessiz kahkasını duymak için sadece gözlerine bakmam yetmişti Deniz hanımın afalayarak gözlerimin içine bakışını hiç aklımdan silmeyecektim Karanın da oturması ile meşhur masa tamamlanmıştı işte geniş salonun kenarında bekleyen hizmetliler Deniz hanımın tek bir bakışı ile servise başlamışlardı 

” Annen ve baban hayattalar mı Devin ? ”

Sorusu karşısında tereddüt etmeden cevabımı vermiştim

” Ailem şuan İzmir’de yaşıyor ben buraya üniversite için gelmiştim ”

Deniz hanımın bakışları da tam olarak istemem ben bu gelini der gibi bakıyordu aman ben senin oğluna çok meraklıydım zaten der gibi bakan ben ise ortaya son noktayı koyuyordum adeta Karan masaya koyduğum elimi fırsat bilip kendi elini elimin üzerine koydu çekmek için dirensemde o buna izin vermiyordu 

” Hangi üniversite de okuyorsun Devin ? ”

Deniz hanımın sesini duyduğumda ona doğru başımı cevirmiştim tebbesüm bir edayla 

” Karahan Üniversitesi ”

Kendinden emin bir ifadeyle bana baktığında aklında neler geçtiğini tahmin ede biliyordum fakat Karan araya girerek bu gerginliği bozmuştu 

” Annecim babacım normalde bunu daha erken yapmam gerekiyordu fakat sizin yanınızda yapmam daha iyi olur ”

Yavaşca sandaleyesini çekerek ayağa kalktı bana doğru döndü bir bacağını eğdi ve tam karşımda diz çökmüştü cebinden çıkardığı kırmızı kutuyu bana doğru yaklaştırdı kapağını hafifcr aralayarak o bilindik sözleri tekrar etti

” Benimle evlenir misin Devin Ceyhan ? ”

Ne yapmalıyım sevinçle boynuna mı sarılmalıyım yoksa ayağa kalkıp yüzüğü takmasını mı beklemekiyim bir dakika daha evet demiştim ki 

” Evett !  Seninle Evlenirim ”

Büyük bir sevinçle boynuna sarıldım yaptığım en saçma rollerden birine eklenmiş oldu bu sahne Karan dizini yavaşca çekerek ayağa kalkmıştı elinde ki kırmızı kutudan yüzüğü çıkardı ve yüzük parmağına yavaşca geçirerek taktı şu an annesinin vereceği tepkideydi aklım 

” Oğlum bu ne acele önce bir ailesini tanısaydık ”

Karanın annesine bakışı çok netti resmen annesine kafa tutuyordu babası ise halinden gayet memnundu hatta ayağa kalkıp tebrik bile etme şansında bulunmuştu 

” Mutluluklar oğlum ve müstakbel gelinim ”

Gülümseyerek uzattığı elini sakince sıktım ardından Bilge bana doğru yaklaşarak kulağıma fısıldamıştı 

” Artık sende Devin Karahan olacaksın ”

Tabi ben ailenizi karartmasam …

Geçmiş Yıllarda ⚠️

Eline aldığı düz tabanca silahı adamın tam kafasına tutuyordu tetiği çekmesine sadece bir milim vardı fakat adam hala susuyordu 

” Cevap ver lan kimin adamısın sen ! ”

Korkusuz gibi görünse de onun da eminim hasas noktası vardı tabi bunu bulmak benim işimdi 

” Hala konuşmadı mı bu ibne ! ”

Karşımda beliren asaiş müdürüne kısa ve öz bir bakış atmıştım 

” Konuşturmaya çalıştım fakat ağzını bıçak açmıyor müdürüm ”

Adamın karşısında beni küçük düşürmesi yetmiyormuş gibi sırıtışıda cabasıydı 

” Söyle diğer malları hangi piç müdürün aldı isim ver bize isim ! ”

Müdür adamı boğazından tuttuğu gibi havaya kaldırıyordu işte bu konuşması için son şansıydı lakin konuşmamak için direnmesi bizi yarı yolda bırakıyordu o esnada telefonuma gelen bildirim ile cebimde duran telefonu çıkardım mesajlar kısmına geldiğimde Ceyda ‘ nın üst tarafa gelen mesajını açıp okudum 

” Ailesinin yerini tespit ettik eminim onun hasas noktası ailesidir ”

Beynimde yanan parlak ışıkla ters köşe yapmaya hazırdım 

” Ailen onların elinde Tarık bak bu senin son şansın ”

Tarık nerdeyse boğulmak üzereyken müdür onu yere bırakmıştı derin bir öksürükten hemen sonra o isim döküldü 

” Karan Karahan , o malların gerçek sahibi ”

Ve işte kozumu oynadım …

Günümüz  ⚠️

Karanın taktığı yüzüğü parmağımda dikkatle incelerken üzerime verilen şalın esintisini hissetmiştim 

” Burası genelde soğuk olur ”

Karan omuzlarıma koyduğu şal ile yanımda duran koltuklardan birine geçip oturdu 

” Bugün güzel iş çıkardın ”

Yüzümle onaylayarak nasıl da sevindiğimi hissettirdim sanki umrumda ya 

” Evlenme teklifi edeceğini tahmin etmiyordum ama ”

Karanın sinsi gülümsemesi tekrardan ortaya çıktığını gördüğümde 

” Emin ol o daha hiç bir şey ama sen yinede Çağan ile yakınlaşmaya bak asıl hedef o ”

Tabi benim asıl hedefim sensin fakat senin bundan zerre haberin yok 

” Tamam istediğin gibi yapacağım her şeyi ”

Memnun olan bakışlarını üzerimde toplamıştı ama bir saniye sonra etrafımda toplanan nerdeyse tam olarak sayamadığım kadar çok koruma sarmıştı etrafımı her biri silahlarını bana yöneltmişti ve Karandan gelecek tek bir cümleyi yapmaya hazırdılar 

” Artık sır yok Duru Akar  ”

Bu sonun başlangıcı gibi bir hikaye değildi bizim için sonu yazan bizdik sadece ikimiz ,

“Tüm evrene karşı gele bilmek için senden vazgeçiyorum”

Bu cümleler ona pek fazla sökmüyordu ona gerçek bir şeyler lazımdı.

” Şimdi ne olacak dersin Karan ? ”

Dedim titreyen sesimle 

” Ölümün eşiğinden dönmek nedir bilir misin sen ? “ 

Diye sordu elinde ki silahı kafama sıkıca dayarken o an sadece boğazımda beliren yutkunmayla durdura bilmiştim kendimi .

” Peki sen ölümünün aşık olduğun kişiden olmasına bile razı olan beni bilir misin  ? ”

Dedim dudaklarımdan çıkan kısık sesle o an yüzümden süzülen yaşların arasından eğilerek bedenime yavaşça yaklaştı ama bir gram bile dokunmadan acımasız sesiyle 

” Sen mi aşıksın Duru Akar o zaman kalbini elimden geldiğince çok parçalayacağım ! ”

Karan Karahan ⚠️

Karan büyük pencereden dışarıyı izlemeye

başlamıştı her zaman ki gibi .  Dışardan bakılınca insanlar ne kadarda  mutluydu .Dondurma yiyen küçük çocuklar onlarla ilgilenen anneler, kahkaha attan gençler, banklarada oturan yaşlı teyzeler . Keşke mutlu olmak bu kadar basit olsa.  Bu mutlu insanlar dünyanın karanlığını bilmeden yaşıyorlardı . Oysa hergün yeni biri ölüyor, katlediliyordu. 

“Tık tık ”  

kapının sesiyle Karan düşüncelerinden sıyrılıp. 

“Gir “ 

dedi . Sesi herzamankinden daha soğukdu. İçeri giren yakın koruması Efeydi  .   

” Abi istediğin bütün bilgileri buldum ”

dedi.  Karan Efeye bakıp koltuğuna oturdu . Elini cebine atıp sigara paketini çıkardı  bir dal yaktı 

“Anlat “ 

dedi . Soğuk bir sesle . Efe hafif öksürüp  “Abi Devin Ceyhan ile ilgili pek bir şey bulamadım ama ailesinin bir kaç yıl önce trafik kazası geçirip öldüklerini tesbih ettik “ 

 Karan sözünü keserek . 

” Nasıl öldüler “ 

dedi . Efe’nin gözlerine bakarak bir nefes aldı yaktığı sigarasından. 

” Kayıtlara hız kazası olarak geçmiş iki araba kafa kafaya çarpışmış ” . Karan yüzünde beliren ifade ile

” Devam et “ 

dedi . Efe tekrar konuşmaya başladı  “Adı Devin soyadı Ceyhan 1995 İzmir doğumlu ailesinin öldüğü kazada tek sağa kurtulan kişi bir çok farklı iş ve deneyimi var ama en önemlisi Karahan üniversitesinde okuması ”

diyerek Karana baktı . Karan hiç istifini bozmadan sigarasını küllüğe bastırıp yavaşça ayağa kalktı ve tekrar büyük camın önüne gidip düşünmeye başladı. Acaba bu Devin denilen kadın tam olarak kim ve ne saklıyor ? kimden, kimlerden saklanıyordu ? .  Karan ellerini şakaklarına götürüp ovmaya başladı. Bu olay onun için çok önemliydi hatta ablasının bile karşısına almıştı Devini Çağana yem etmek istiyordu ama yanlış giden bir takım olaylar vardı  ” Belkide bu sözler senin son sözlerini olur Karan Karahan  “ 

demişti . Karan düşündü kaybedecek birşeyi yoksa neydi bu gizlilik . Düşünmekten bunalan Karan arkasına döndüğünde Efenin orda olduğunu gördü ve  

” Başka bir şey bulamadınız mı “ 

dedi.  Sesi olduğundan daha soğuk ve otoriterdi. Bir an Karan’nın sesini duyan koruma yerinden fırlayıp

 “Yok abi başka bir şey bulamadık “ 

dedi . Kara sinirlenip elini masaya vurup hiddetle ” Ben size boşuna mı para veriyorum lan ”

Deyip sakinleşmek için tekrar bir sigara yaktı. Ve koltuğuna oturdu . Efe korkudan ne yapacağını unutmuş bir şekilde tekrar Karana baktı

 ” Abi kadın hakkındaki her şey bu kadar ” dedi korkuyla. Bunları söylerken bile sesi titremişti . Karan bir an düşündü ya tanıdığımız kişi aslında başka biriyse .  Karan Efeye bakıp ” Herhan gibi bir sicil kaydı var mı ya da görünen bir fotoğrafı ? Diye sordu . Efe  Karan’nın sakinleştiğini düşünerek ” Hemen araştırayım abi  “ 

dedi . Kara 

 ” Karakolda ki adamlarımza iyice sor soruştutur bak önceki olaya benzemesin  ”

dedi. Efe  bir an afalladı neden böyle bir şey istiyordu ki . Efe Karana baktı ve ” Tabi abi nasıl istersen hemen gidip dikkatli bir şekilde araştırtacağım ” Dedi . Karan eliyle çık işareti yapıp sigara izmaritini küllüğe bastırdı.  Efe hiç beklemeden sesizce dışarı çıktı. Karan ayağa kalkıp masada duran telefonunu alıp  Hiç beklemeden şirketten çıkıp arabasına bindi .Ve son hızla evinin yolunu tuttu . Evine geldiğinde arabadan çıkıp evin kapısını çaldı . Kapıyı hizmetli kız açmıştı Karan gözüne takılan ilk şey kızın bacakları olmuştu bir an düşündü bir erkeği etkilemek bu kadar kolaymıydı hizmetli kıza bakıp onu inceledi aslında o kadar güzel bir şey değildi ama bacak boyu bayağı iyiydi kızın yüzüne bakıp

 ” Yarım saate hazır ol “ 

dedi .  Kız sanki bunu bekliyormuşcasına başını hevesle salladı . Karan kapıdan geçip  ikinci kata çıktı . Telefonun yatağın üstüne atıp  hiç beklemeden  kendini soğuk suyun altına attı. Soğuk bir duşun ardından beline havlusunu bağladı ve banyodan çıktı o an telefonu çaldı . Karan yavaş bir şekilde yatağa doğru gidip telefonu eline alıp arayana baktı arayan Efeydi telefonu açıp kulağına götürdü ” abi karakoldan baktırdım fotografları sana da attım ” dedi . Karan telefonu indirerek gelen fotoğraflara hızlıca göz gezdirdi  ” Bu o değil  ” diyip .  Rahatca yatağa oturdu . Efe bir an duraksadı ” Abi bu kız  Baran Akar’ın kızı ” dedi .  Ve biraz bekledi tekrar  konuştu  ” İsmi Duru soyadı Akar ve şu an bizim şirketi batırmak için uğraşan narkotik şube polisi kendisi  ” Karan soğukkanlılıkla sordu ” Demek Devin Ceyhan’nın ya da Duru Akar ‘ın neyi sakladığını öğrendik işte şimdi oyun başladı skorlar eşitlendi geriye sadece bir gol atmak kaldı ”

Ve o golü Karan Karahan atmıştı …

Devam Edecek 

Aşk , seni vurabilecek bir silahı seni vuramayacağına inandığın birine tereddütsüz vermektir .

4 – Zorluklar Peşimizi Bırakmıyordu

Tekrardan kitabıma hoş geldiniz sizleri burda görmek emin olun harika bir duygu tekrardan iyi okumalar dilerim yorumlarınızı ihmal etmeyin öpüldünüz 🙂

Sonsuza kadar beklerim sanıyordum , ama öyle olmuyormuş benim sevgimi bildiği halde umursamadığını gördükçe yoruldum , uzaklaştım mesela eskisi gibi heyecanlanmıyorum onu görünce tüm hevesimi ve heyecanımı yok etti böyle olsun istemezdim ama , Vazgeçtim .

Gitti ,

Bitti ,

O gece gözlerden akan yaşlar intihar etti…

Çağanın karşımda öylece bekliyor oluşu beni biraz olsun garip hissetmeme yol açıyordu 

” İstediğin bir yere geçe bilirsin Devin “ 

Diyerek beni gözleriyle yerime oturana kadar izlemediğini fark etmem hiçte zor olmuyordu yerime geçtiğimde yanımda oturan kızıl saçlı kızın Çağanı dikkatle süzdüğünü izlerken bulmuştum şaşkınlıkla kıza baktığımda o da durup beni fark etmişti gülümseyerek elini uzattı 

” İlk senen mi ? ”

Dedi elini uzattığını görüyordum fakat tutmak için hiç bir nedenim yoktu bakışlarımı diktiğimde kız çoktan elini indirmiş masasının üzerinde not aldığı kitabına bakıyordu kolumda ki çantamdan bir kaç eşya çıkartarak masanın tam üzerine koydum kızın heyecanlı bakışları bir anlığına kitabıma kaymış gibiydi

 ” Oha sende mi Stefan Zweıg okuyorsun bu yazara bayılırım “ 

Şaşkınlığı yüzünden okunuyordu sanki yavaşça elime aldığım kitabı ona uzattım 

” Aslında bu kitabı yaklaşık 200 bin kere okumuşumdur fakat okumaktan hiç vazgeçmiyorum ”

Kızın parlayan gözleri önünde adeta ışık vüzesine dönmüş gibiydim 

” Biliyor musun sen benim yeni arkadaşımsın bir çok ortak yönümüz var seninle bu harika bir şey ”

Diyecek pek bir yoktu bir arkadaşa ihtiyacım vardı zaten bu da tam üzerine geldi 

” Adım Ceren yani Ceren Başaran ”

Gülümseyerek elimi ona uzattığımda sevinçten elimi sıkıca tutuşunu hissettim 

” Bende Devin yani Devin Ceyhan ”

Kahkaha sesiyle bütün sınıfın bize doğru baktığını bir kaç saniye sonra fark etmiş olacaktım ki Çağanın gür sesi 

” Arkadaşlar güldüğünüze göre komik olan bir şey var hadi bunu tüm sınıfa söyleyin de bizde gülelim ”

Çağanın hem sert bir disiplin anlayışı var hem de çok nazik bir üslubu ve bu beni sinir ediyordu 

” Aslında yeni olduğumuz için tanışıyorduk ve Stefan Zweıg’dan bahşediyorduk ”

Diyerek Çağanın dikkatini farklı bir yöne çekmeye çalışıyordum gülümsedi ve devam etti 

” Bu harika Stefan Zweıg’ın hangi kitaplarını okudunuz arkadaşlar ? ”

Ceren büyük bir özenle cevap vermişti ki 

” Nerdeyse hepsini okudum fakat beni en çok derinden etkileyen Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu olmuştu ”

Çağanın bakışları son derece inanılmaz bir şekilde Ceren’e kaymıştı tebessüm ederek anlatmaya devam eden Ceren bir an duraksadı 

” Sanırım çok konuştum yine ”

Çağan sakince boğazını temizledi ardından tahtaya tekrar döndü elinde ki kalemle adını ve soyadını yazdı öğrencilere dönerek kendini tanıtmak için 

” Arkadaşlar ben Çağan Aker bu sene ve diğer seneler boyunca sizin İngiliz Dili Edebiyatı derslerini birlikte işleyeceğiz aranızda beni tanıyanlar bir de yeni katılmış arkadaşlar da var o yüzden sizlere benim iki kuralımdan bahsedeceğim ilki derslere geç girerseniz asla almam ikinci ve benim için en önemlisi girmek istemiyorsanız girmek zorunda değilsiniz ama gereksiz muhabbetten hiç hoşlanmam anlaşıldı mı şimdi ”

Ağzım açık bir şekilde Çağanı dinlerken bunları az önce yapmış olmamın verdiği utançla karşı karşıya kalmıştım resmen Çağan kolunda ki saate bakarak tekrardan bize dönmüştü 

” Bugünlük bu kadar arkadaşlar çıka bilirsiniz ”

Ceren masadaki eşyalarını hızlıca toparlamaya başlarken aynı şekilde bende kitapları alıp çantama tıkıştırmıştım yavaşça ayağa kalktım çantamı omzuma takarak sınıfın çıkış kapısına yöneldim arkamdan seslenen 

” Devin hey ”

Arkamı dönüp bastığımda Ceren olduğunu görmüştüm konuşmasına devam ederek 

” Bugün bir planın var mı yani bir kafeye geçip kitaplardan bahsede biliriz ”

Gülümseyerek gelmesi için işaret yapmıştım ki beni durduran Çağanın sesiydi 

” Devin , nişanlın gelip seni almayacak mı ? ”

Dediğinde kanımda yavaş yavaş yükselen sinir tepeme varmasına az kalmıştı susup cevap vermemekte vardı fakat 

” Karan gelirse haber verir şu anlık bir planım yok gidelim Ceren ”

Ceren’in gözleri tekrardan gülümsemişti sanki sevinçten oturduğu yerden kalkarak yanıma doğru geldi 

” Harika bir kafe var yakınlarda orda oturup konuşalım ”

Yüzünde beliren ifadelere artık alışmış gibiydim tamam anlamında başımı sallayarak yürümeye devam ettik sınıftan çıktığımda koluma girerek 

” Çağan hocayı nerden tanıyorsun yani sormak gibi bir niyetim yoktu ama cevap vermek zorunda değilsin ”

Sorduğu soru benim için çokta önemi değildi o yüzden ona gerçeği söylemek konusunda net olacaktım 

” Nişanlıyım yani duyduğun üzere nişanlandığım adamın ablasının kocası Çağan bey daha dün tanıştık zaten pek bir zaman olmadı ”

Ceren’in ağzı kulaklarına varmış bir şekilde heyecanlanmıştı ben bile bu kadar heyecanlanmadım 

” Dur bir dakika sen Karan Karahan ile mi nişanlısın ! ”

Sesinde yükselen enerjisi bir anlığına benide etkilemiş gibiydi 

” Evett onunla nişanlandım ! ”

Gülerek bana sırıtıp bakan Ceren bir anlığına duraksadı 

” Onun geçmişi hakkında bilgin var değil mi ? ”

Ah canım sen kime soru sorduğunu bile bilmiyorsun onun hakkında her şeyi biliyorum 

” Hayır neymiş ? ”

Ceren afallayarak bana dikkatle baktı ve devam etti 

” Yıllar önce olan bir olay bu eski sevgilisini öldürdüğü hakkında yani o yapmamış diyorlar ama bir çok kanıt onun yaptığını gösteriyor ”

Ceren bunları söylerken bile tüylerinin diken diken olduğunu göre biliyordum yutkunarak devam edeceği sırada çantamda ki telefonun titrediğini hissetmiştim elimi çantama atıp elime aldığımda arayan kişinin Karan olduğunu gördüm Ceren büyük bir merakla bana bakarken kendini benden geri çekti 

” Sen aç konuş ben bekliyorum seni ”

Dedi gülümseyerek kolumdan çıkıp karşıda duran koltuğa doğru geçip oturdu o sırada elimde ki telefonu açıp kulağıma tutmuştum 

” Devin nerdesin sana ulaşmaya çalışıyorum ve sanki telefonu inatla açmıyorsun ! ”

Dedi telefonda kükreyen sesiyle kendini geri planda tutmak için 

” Dersten yeni çıktım Karan aradığını yeni fark ettin bir şey mi oldu ? ”

Karan verdiğim tepki karşısında şaşırmıştı neden bu kadar saki olduğumu eminim aklının bir kenarında düşünüyordur 

” Neden bu kadar sakinsin sen bir şey mi oldu ? ”

Tamda tahmin ettiğim gibi sormuştu yutkundum ve devam ettim 

” Ben gayet iyiyim şimdi bir arkadaşımla kahve içmeye geçicem ”

Karan afallayarak öksürdü ardından oturduğu deri koltuktan kalktığını duya bilmiştim sesinin tonu anında değişerek 

” Tamam bugün ailecek bir yemek yiyeceğiz haber vermek istedim ”

Vay be aramayan adam bunu demek için bile arıyor gerçekten beni şaşırtıyorsun Karan Karahan ardından benim cevap vermemi beklemişti 

” Tamam ben hazırlanırım ”

Dediklerin karşısında bir anlığına şok geçirmişti ama yapmak istediğimde tam olarak böyle bir plandı 

” Seni saat sekizde alırım ”

Dedikten sonra telefonu kapatmıştı tamam ya da olmaz dememi bile beklemeden dinlemeden , gerçekten bu adamı anlamak çok zor telefonu tekrar çantama koyarak Ceren’in oturduğu koltuğa doğru yaklaştım hemen ayağa kalktı ve tekrardan koluma girdi enerjisini tam olarak hissedemeden 

” Enişteyle ne konuştunuz bakalım bir plan var mı ”

Sakin tavrımla ona baktığımda 

” Opss anladım tamam söylemek zorunda değilsin ”

Gülümseyerek ona baktığımda hemen düzelen yüzü ile 

” Sadece ailecek bir akşam yemeği yiyeceğiz ”

Ceren’in gözlerinin büyümesinden nasıl bir olayın içinde olduğumu anlamıştım

” Ve sen hala bu kadar sakinsin öyle mi ahh Devin neden bu kadar sakinsin ”

Diyerek kolumdan tutarak beni hızlı hızlı yürümeye zorluyordu neler olduğunu bile anlamadan kendimizi Beşiktaş’ta lüks bir butikte bulmuştum Ceren bütün elbiselere büyük bir aşkla bakarken tek tek benim için bir çok elbise seçiyordu 

” Bak bu kadar şatafata gerek yok sadece bir aile yemeği ”

Dediğimde büyük bir hayal kırıklığı ile bana bakarken gördüm onun ne kadar kırılgan olduğunu 

” İyi peki senin dediğin gibi olsun ama rengi mavi olmasın ”

Ceren büyük bir özenle elbiselere bakarken bende bir köşede öylece duruyordum sakince yanıma geldiğinde anlamıştım artık denemem gerektiğini yavaş adımlarla kabine doğru ilerledim büyük bir kabin olması beni şaşırtmıştı askılarada bir çok çeşit elbise bir araya gelmişti ilkinden başlamatan zarar gelmezdi sanırsam üzerimdekileri bir çırpıda çıkartıp kırmızı kısa askılı bir elbiseyi vücuduma geçirip giyindim vücuduma tam oturtarak arkamda duran aynadan kendi yansımama baktım en son giydiğim elbise gibiydi kalp atış seslerim bir anlığına susmuş gibi hissetmiyordum kalbimi sus hatırlama dermişcesine kalbim konuşuyordu gözlerimi aynadan ayırdım derin bir nefesle kabinden çıktım Ceren tam karşımda büyük bir özenle bana yaklaştı 

” Harika görünüyorsun sana her şey yakışıyor ya ”

Eminim öyle görünüyorumdur içimde yeşerttiğim acıları saklamak içindi bu gülümseme 

” Öyle mi tamam bunu alalım o zaman ”

Ceren şaşkınlıkla bana bakarken gülümsedi 

” Olmaz öyle hemen karar verme bir kaç parça daha giyin öyle karar verelim ”

Ceren’i kırmak olmazdı o yüzden ayağımda ki topuklulara rağmen yine kabine doğru yürüdüm sonrasında yeşil tek kol uzun elbiseyi giymiştim kabinden çıktığımda beliren iki elbise arasında kalmış olan yüz ifadesini görmüştüm 

” Bu da güzel olmuş ama sanki diğeri daha güzeldi ”

Dediğinde olumlu bir şekilde başımı salladım 

” Evet bencede kırmızı elbise daha güzel oldu ”

Büyük bir sevinçle yanıma yaklaştı 

” O zaman kırmızı elbiseyi alıyoruz ”

Dedikten sonra çalışan kadına dönmüştü kadın kabinde duran kırmızı elbiseyi alarak kasaya doğru geçti o sırada kabinde elbiseyi çıkartıp kıyafetlerimi giymiştim çantamda beliren ışığa dikkat etmiştim fermuarını açarak telefonuma kısa bir göz attım telefonuma gelen bir mesajdı 

” Dikkatli ol Duru seni izliyoruz ”

Tamda tahmin ettiğim gibiydi her şey tam vaktinde ilerliyordu telefonu çantama koyduktan hemen sonra kabinden çıkıp merdivenlere aşağı indim kasanın yanında duran Ceren elindeki kredi kartını çıkardığını fark etmiştim anında müdahale ederek durdum 

” Hayır benim de param var Ceren ”

Diyerek onu biraz geriye ittirdim çantamdan çıkardığım cüzdandan kartımı çıkartarak temassız ödemeyi yapmıştım ardından kartı cüzdana geriye koyup çantaya geri atmıştım Ceren eline aldığı paketi bana vererek 

” Güle güle giy umarım sana şans getirir ”

Gülümseyerek ona döndüğümde koluma girmesi bir olmuştu butikten yavaş adımlarla çıkarken 

” Kahve içmek için vaktin var mı ? ”

O kadar çok ısrar etmemesine rağmen hayır demek içinden gelmiyordu bana o kadar birini hatırlatıyordu ki 

” Tabi ki içeriz hatta kaldığım otelin çok güzel bir restoranı var öğle yemeğini de orda yeriz ”

Şaşkınla gülen yüzü büyük bir samimiyetle dolmuştu 

” Harika o zaman oraya gidelim hangi otelde kalıyorsun ? ”

Adını hatırlamak için bir kaç saniye düşünsemde sonunda bulmuştum 

” Divan Otel ”

Demiştim sonunda büyük bir kahkaha atarak duyduklarına inanamamıştı 

” Sen ciddisin orası babamın yani aile şirketimizin ”

Büyük bir sevinçle butikten çıktığımızda yola doğru çıktık karşıdan gelen taksilerden birini durdurarak binmiştik .

Otelin içine girdiğimiz anda bütün gözler sanki bizim üzerimizdeydi büyük bir özenle karşılanmak sanırım bu böyle bir şeydi karşıda duran bir çok görevli Ceren’i görür görmez 

” Hoş geldiniz efendim ”

Diye bilmiştiler Ceren ise sadece tebessüm ederek benim koluma girmişti

” Üst katta ki restoranda rezerve yerimi hazırlayın birazdan orda olacağız “ 

Ceren büyük bir heyecanla bana dönerken asansörün düğmesine basmıştı 

” İnanmıyorum hangi odamızda kalıyorsun ? ”

Sorduğu soru karşısında kala kalmıştım ki odanın numarasını hatırlamak için düşündüm düşün düşün hangisi 

” 138 numaralı oda ”

Şaşkınlığı ile göz göze geldiğimizde sustu

” Emin misin yalnız orası en seçkin müşterimizin kendi odası ”

Asansörün geldiğini gördüğümde yavaşça kapının açılmasını bekledim ardından içine binerek düğmeye basmıştı 

” Oda kime ait ? Karan benim için ayarlamıştı ”

Ceren sanki bütün yapbozu çözmüşçesine sevindi bana dikkatle baktı 

” Ya bu adam çok etkilemeye çalışıyor seni ya da sadece sana aşık ”

Bu kelime de ne şimdi asla sevmem böyle kelimeleri hiç sevmedim 

” O oda ölen annesinin yani babasıyla olduğu son gecenin kalıntılarını taşıyor ”

Yani Karanın gerçek annesi öldü mü peki şimdi tanışacağım kim ben nasıl bir oyuna geliyorum anlam verememiştim 

” Yani tanışacağım kişi Karanın üvey annesi mi ? ”

Afallayarak gülen Ceren bir anlığına duraksadı 

” Sen ciddisin ama nasıl bilmezsin Karan anlatmadı mı annesi daha ölmeden önce hatta Karan bile daha yokken babası aldatıyormuş karanın annesini hatta Bilge onun üvey kardeşi ”

Duyduklarım karşısında yarım yamalak kalmıştım bunları hiç bir yerde okumamıştım oysa ki Ceren işime çok yarayacak belli ki kapıların açılmasıyla kendimizi büyük bir restoranda bulduk bizi karşılayan görevliler yerimizi dikkatle gösteriyorlardı deniz kenarına bakan manzaranın tam karşısında oturmuştuk Ceren keyifle bana döndü 

” Buranın meşhur bir dana bonfilesi var onu denemeni tavsiye ederim yanında bir kadeh kırmızı şarap ?”

Yapacak bir şey yoktu ona uymalıydım gülümseyerek 

” Tabi denemek isterim ”

Ceren hemen karşıda ki garsonu çağırarak yemekleri söylemişti yanına da bir kadeh şarabı da ekleterek bana döndü 

” Ee anlat bakalım Karan Karahan ile nasıl tanıştınız ? ”

Aklımda dolan düşünceler hızlıca bir kaç cümle bulmalıydı 

” Aslında biz uçakta tanıştık benim İstanbul’a gelme gibi bir planım yoktu ama gezmek için gelmiştim tabi o sıralar arkadaşlarımla gelmiştim fakat bir karşılık oldu ve benim koltuğum iptal olmuştu işte o sırada karşıma çıktı yanındaki koltuğun boş olduğunu ve istersem yanımda otura bileceğini söyledi ”

Ceren’in gözleri adeta parlıyordu çok mu gerçekçi anlatmıştım acaba Ceren kendine uzun bir süre sonra gelmişti 

” Bu harika bir başlangıç olmuş Karanın bu kadar anlayışlı olduğunu bilmiyordum ahh senin adına çok mutlu oldum ”

Ellerimi tutarak mutluluğumu paylaşıyordu adeta o sırada şarap kadehleri gelmişti masanın üstüne özenle koyarak ellerinde tuttukları şarap şişesini açtılar sakince doldururken ani bir aksaklıkla üzerime düşen kadeh üzerimi kıp kırmızı etmişti büyük bir şaşkınlıkla bana bakan Ceren ayağa kalkarak 

” İyi misin ah üzerin kıp kırmızı olmuş ”

Oturduğum yerden kalkarak hızla lavaboya yöneldim lavabonun kapısından girdiğimde karşımda beliren siyah silüete hızla çarptım neler olduğunu anlamadan çarptığım şeye baktığımda onun bir adam olduğunu fark ettim fakat arkası dönüktü çarpmanın etkisiyle başım acımıştı bana doğru dönen kişiyi yarım yamalak gördüğümde gözlerimi kırpıştırdım net görmeye başladığımda karşımda ki kişinin Karan olduğunu gördüm siyah gömleğini yavaşça ilikliyordu ki beni gördüğünde durmuştu 

” Senin burda ? ”

Demeye kalmadan çıkmak için arkamı dönüp gidecekken kolumdan tutarak durdurdu 

” Neden erkekler tuvaletindesin sen ? ”

Başımı tutarak ona doğru döndüm nefes alarak gülümsedim 

” Biraz gerilim olsun diye girdim oldu mu ! ”

Kolumu yavaşça bırakarak iki kolunu birleştirdi 

” İyi seçim ama yanlış zaman küçük hanım ”

Gömleğini iliklediği yerleri teker teker açarak bana vücudunu göstermeye çalışıyordu da ben yer miydim dik dik vücuduna baktığımda anlamıştı sanırım benim nasıl biri olduğumu beni etkilemek hiç o kadar kolay olamazdı 

” Şimdi gide bilir miyim ? ”

Dediğimde birer adımla yaklaştı soğuk nefsini üzerinde hissede biliriyordum sanki bütün bedenimi sarıyordu koruma kalkanı mı yoksa zehir miydi 

” Hala neden buradasın ki ? ”

Gittikçe yaklaşarak sınırlarımı zorluyor gibiydi ona bir yumruk atmak için sabırsızlanıyordum hadi yap bakalım bir şey de gör gününü 

” Ateşle oynamak hoşuma gidiyor ”

Sırıtarak gözlerimin içine baktığında anlıyordu benim nasıl bir tehlike arz ettiğimi 

” Benimle oynamak senin aklına ve mantığına sığmaz ”

Bakışlarını üzerimden alamıyor gibiydi gittikçe ısılarımız artarken geriye doğru bir adım attım kol düğmelerini yavaşça iliklerken gülerek bana döndü 

” Burda ne işin var senin yemek mi yemeğe geldin ? ”

Meraklanmak iyidir canım sen merak et biraz daha 

” Hiç biriyle yemek yemem gerekiyordu ”

Kahkaha atarak üzerime göz gezdirdi 

” Ama biraz işler karışmış gibi üzerine şarap döküldü sanırsam ”

Üzerime dikkatle baktığımda gidip değiştirmem gerektiğini anladım 

” Peki senin burda ne işin var ? ”

Anlamamazlıktan geliyormuş gibi davranmak yetmiyor canım 

” Hiç bir kaç arkadaşla yemek yemeğe geldik ”

Ve gelip burda gömleğini mi açıyorsun haha yemezler 

” Gömleğini değiştirdiğin hiç görünmüyor değil mi bay akıl ve mantık ”

Gülerek üzerinde ki gömleği iliklemeye devam ederek bana bakıyordu 

” Git üstünü değiştir ”

Dediğinde arkamı dönüp gitmek için kapıya yöneldim fakat arkadan gelen bir kaç erkek sesiyle irkildim olamaz birileri geliyor kapıyı bir kaç saniye bile tutamadan hızla onunda kolundan tutup kabinlerden birine geçtik kabinin kapısını hemen kapatıp Karanın dudaklarına ellerimi koydum susması için işaret yaparken kolunu elime atarak dudaklarından çektirdi 

” Nefes alamıyorum Devin ”

Sesizce mırıldanırken sakin olmam için beni belimden tutuyordu sanki beni belimden tutmasa ben sakin olmayacağım adamların içeri girmesiyle bütün olay başlamış gibiydi 

” Off ne hatunlarda ama hepsi bir birinden güzel ”

Adamlardan birinin bu kadar sapık olacağını tahmin edemezdim ya diğer adam seslenerek  

” Hadi ama bence Ece daha iyi hatta o Karanın eskisi değil miydi ? ”

Demek bunlar Karanın arkadaşlarıydı büyük bir rahatlama ile beni bırakmasını beklerken sanki o daha çok gerilmiş gibi beni belimden iyice kavrıyordu 

” Senin arkadaşların bırak sana beni ”

Dedim sesiz çıkan sesimle ona doğru bakarken yalnız bir kaç saniye sonra onların Karanın eski arkadaşları olduğunu anlamıştım 

” Karan da çok güzel kızlar buluyor be hep bıktım onun bu kadar el üstünde tutulmasından ”

Karanın gözlerinin içine baktığımda hiç bir his duygusu yok gibiydi sanki önceden biliyormuştu 

” Olum öyle deme yerin kulağı vardır ya buradaysa ”

Dedi içlerinden biri kalbimin ritmi anında değişmişti adamlardan biri tek tek kabinleri açarken Karanın aklında ki düşünceler bir anlığına durmuş gibiydi bacaklarımdan hızla tutarak beni kaldırdı iki beline bacaklarımı bağlayarak ona tutunmamı sağladı dudaklarıma sert bir bakış atarken öpmek için hamle yaptığı sırada onu dur durdum 

” Asla biraz çok beklersin ! ”

Diyerek büyük bir bağırışla ona baktım adamlar korkudan küçük dillerini yutmuş gibi seslerini dahi çıkarmamışlardı 

” Bana asla sahip olamazsın ”

Adamlardan birinin tedirgin bir şekilde kapıyı açıp yavaş adımlarla çıktığını duyduk diğeri de ardından teker teker çıktığını anladığımızda beline doladığım bacaklarımla hızla yere bastım kabinin kapısını açtığım sırada kolumdan tutup beni sertçe kabinin duvarına yapıştırdı çarpmanın etkisi başımı döndürmüştü iyice yaklaştı ve dudaklarımın sıcaklığını hissederek dudaklarına yapıştırdı büyük bir ateşle bir birimizin etrafında dönüyor gibiydik nefes seslerimizi derinden hissediyorduk her bir öpücükte daha çok yanıyorduk artık neler olacağını anlamıyordum fakat bu planımda yoktu .

Seninle olmak nasıl bir hisstir bilir misin ?

Bilmezsin çünkü sen asla ben değilsin…

Kitabımı okuduğunuz için çok teşekkür ederim yeni bölümde görüşmek üzere yorum ve vote yapmayı unutmayın öpüldünüz 💋

Opia Gizli Aşk

3 – Sonun Başlangıçı

 

Tekrardan Hoş Geldiniz Kitabıma Şereflendirdiniz Keyif Dolu Okumalar Diliyorum Sizlere Ve Sizi Kitabımın Gizem,Tutku Dolu Macerasına Çıkartıyorum Kemerleri Sıkıca Bağlayın Yolculuğa Çıkıyoruz 🙂 

O kadar şey oldu dağılmadım . 

Bir sözünle yerle bir oldum .

Sonsuza kadar beklerim sanıyorum , ama öyle olmuyormuş.Benim sevgimi bildiği halde umursamadığını  gördükçe yoruldum,uzaklaştım mesela eskisi gibi heyecanlanmıyorum onu görünce.tüm hevesimi ve heyecanımı yok etti böyle olsun istemezdim ama galiba senden vazgeçtim Karanlığım …

Karanın sıkıca elimi tutumasında bir müsibete olduğunu biliyordum artık ablasının sevinç dolu güler yüzlülüğü gözlerimi bir kez daha kamaştırıyordu ama Çağanın dikkatli bakışları arasından bir an önce kurtulmak istiyordum ki ” Sizcede evlenmek için Devinin üniversiteyi bitirmesini beklemeniz gerekmiyor mu hem aileler bile daha tanışmadı ? ” dedi lafa atlayarak derin bir nefes alan Karan devam etti ” Bende zaten Devinime bunu anlatmak istiyordum henüz üniversiten bitmeden seninle evlenemem diyorum ama anlayan kim ” dedi gözlerime iğrenç dolu bakışlarını atarak sanki ben nişanlanmak istedim dedim içten içe onu dövmek isteyerek Karana bakarak ” Ama hayatım sende biliyorsun sana güven olmuyor her an ne yapacağını kestiremiyorum bende bir an önce evlenmek istiyorum ” diyerek soğuk bakışlarımı üzerine topladım Bilgenin bir anlığına araya girmesiyle ” Bence bu konuda Devin haklı kardeşim diye demiyorum ama gerçekten ne yapacağın belli olmuyor Karan fakat bir an önce de evlenilmez ailelerin tanışması lazım evlilik olmasa bile nişan yapıla bilir ” dedi cümlesini tamamlarken Karan sertçe tuttuğu elimi iyice sıktı canımı bilerek yakarak benden intikam alıyordu elini gevşettiğinde hızla elimi çektim canım epeyce yanmıştı elimi zorlukla tutarak diğer elimle yavaşça ovdum ablasına pek fazla çaktırmadan hissettiğim acıyı gizlemeye çabaladım en sonun da lavaboya gitmek için ” Lavaboya gitsem iyi olur izninizle ” dedim bir kaç adım attıktan sonra arkamdan ” Hayatım bekle bende sana eşlik edeyim ” diyerek yanıma kadar gelen Karanın sesiyle irkildim arkama dönüp gülümseyerek gelmesini bekledim yavaş adımlarla yanıma gelerek koluna girmem için işaret yapmıştı bende koluna istemeyerek girdim bir kaç adım attım ve ardından gözden uzaklaştığımızda lavaboların olduğu koridora hızla sokmuştu beni duvara sıkıca yapıştırdı başımı hızlı çarpmamın ardından gözlerimi sıkıca kapattım ve başımın dönmesini hissetmemek için yerimde kala kaldım gözlerim açtığımda karşımda büyük bir öfkeyle duruyordu ” Demek benimle evlenmek istiyorsun Devin planda böyle bir şey yoktu sen nasıl olurda plana uymazsın ! ” Dedi sinirden gözü dönmüştü adeta ” Planda nişanlı olmamız da yoktu sen kuralları değiştire biliyorsun bende değiştirmek istedim oldu mu beğendin mi Karan ! ” Diyerek ellerimle sıkıca göğsüne vurarak onu kendimden ittirdim fakat diğer elimin ağrısı fazla gelmişti acısından ağlamamak için kendimi zor tutarken kolumu sıkıca tuttu dikkatle şişliğini incelerken ” Gidip ilk yardım kutusunu getiriyim sen burda kal ” dedi hızlı adımlarla yanımdan uzaklaşırken duvara başımı yaslayarak acının bir nebzede olsa dinmesini bekledim .

Bir kaç dakika sonra Karan elinde ilk yardım kutusuyla gelince yaşlandığım duvardan doğrularak ona doğru döndüm gözleriyle işaret ederek kadınlar tuvaletine doğru ilerledim ne yapmak istediğini anlamamıştım fakat benimle birlikte kadınlar tuvaletine girdiğine şaşırmıştım kutuyu boş olan lavabonun üzerine koyduğunda içindeki ağrı kesici kremi çıkartıp oturmam için gözleriyle anlatıyordu sanki ne yapmam gerektiğini ama ben ” Karan oraya oturamam ” dedim istemsizce ona doğru ilerlerken fakat beni dinlemeden sıkıca belimden tuttuğu gibi mermerin üzerine koymuştu beni şaşılınlığımı gizlemeyerek ” Ne yapıyorsun sen ya bedenime bir daha dokunma ” dedim yükselen sesimle fakat benimle muhatap olmadan kutudan çıkardığı kremin kapağını açtı ardından elimi uzatmamı bekledi bende daha fazla beklemeden elimi ona doğru uzattım kremi yavaşça elime sürerek minik adımlarla yaymaya başladı acıyı hissetmemek için kendimi iyice kasarak Karanın yüzüne odaklandım ” Canımı bir daha yakarsan bende senin canını çok fena şekilde yakarım ! ” dedim Karan gözlerini dikmiş bana bakarken yüzünde beliren kısacık bir gülümseme ile devam etti ” Sen benim canımı istesene yakamazsın sadece yaktığını zannedersin o kadar ! ” dedi elinde ki kremin kapağını kapattığında yanımda duran acil durum kutusunun içine koyarak ellerini lavabonun otomatik musluğunun altına koyarak yıkamaya başladı o sırada ise elime bakarak ne kadar şiştiğini ya da kızarıklık var mı diye bakıyorken beni bu sefer nazikçe belimden kavrayarak ayaklarımın yere basmasını sağladı kendimi yavaşça toparlayarak karşımda duran aynaya baktım saçlarıma küçük adımlarla şekil verirken Karanın beni seyrettiğini aynadan göre biliyordum suskunluğunu bozarak ” Hadi gidelim ablam bekliyor ” dedi önemseyen bir üslupla yapacak pek bir şey yoktu onu takip etmeliydim kapıyı açarak benim geçmem için öncelik tanıtıdı ben geçtikten sonra kendisi de benim hemen yanımda belirdi birlikte lobiye doğru yürürken ” Elini pek fazla göstermemeye çalış ” demişti lobiye girdiğimizde bende onun dediği gibi yaptım elimi göstermeyerek yürümeye devam ettim ablasının ve kocası Çağanın yanına geldiğimizde ” Nerde kaldınız çifte kumrular bayadır bekliyoruz sizi ” dedi Bilge, Karanla bana aşk dolu bakışlarını incelerken ” Bir kaç telefon görüşmesi yapmam gerekiyordu Devinde benim yanımda konuşmaların bitmesini bekledi ” diyerek sözünü tamamlamıştı Karan derin bir nefes alarak ablasına döndü ” Kahvaltı yapalım sonrasında Devini okuluna bırakmalıyım ” dedi göz temasını bana çevirdi kötü bir laf söylememek için kendimi zor tutsamda ” Neden öyle diyorsun hayatım sen ablanla kahvaltı yapa bilirsin bende o sırada üniversiteme giderim ” dedim vurgulayarak fakat Karan son derece imalı bir bakış atmıştı ki susmaktan başka bir şey yapamazdım ” Ne duruyoruz o zaman hadi kahvaltıya gidelim ” dedi Bilge sevinç dolu ışıltısıyla otelin kapısına doğru yönelirken Çağan hızla karısının elinden tutarak onunla birlikte yürümeye başlamıştı Karan ve bende onların arkasından yürümeye devam ettik otelin kapısından çıktığımızda Valeden bir çocuk arabalardan birisini karşımıza çekmişti Karan Bilgeye dönerek ” Biz benim arabamla gidelim sen yolu göster abla ” diyerek karşısında duran erkek çocuğa seslendi ” Benim arabamı da getirin ” dedikten sonra çocuk hızla arabayı getirmek için fırladı Bilge ve Çağan arabalarına binerek bizimde arabaya binmeizi bekliyorlardı sonunda arabayla gelen erkek çocuk arabadan inerek anahtarı Karanın eline koydu ben arabanın etrafından dolanarak sağ da duran arabanın kapısını açtım ve yerime oturdum Karan o sırada çoktan arabaya binmişti arabayı çalıştırarak Bilge nin hangi yöne doğru gideceğine bakıyordu koltugun kenarında ki kemeri yerine takarak güvenli bir yoluculuğa çıkacaktık .

Yaklaşık yirmi dakika içince kahvaltı yapacağımız cafeye ulaşmıştık araba durduğunda sabit bekleyen iki adam kapımı açtı diğeri inmem için elini uzattı omzuma taktığım çantamla birlikte dışarı adımını atmıştım güneşten kısılan gözlerimi elimle engelleyerek arabadan yeni çıkan Karanla göz göze gelmiştik anahtarı karşısında duran adama verdiği gibi arabayı hızla otoparka götürmüşlerdi Karan yanıma yaklaştığında Bilge ve Çağan da yanımıza çoktan gelmişti kafeye doğru hep birlikte yürüyorduk Karan Bilgeye dönerek ” Şirkette işler nasıl ? ” Dedi Bilge nin soğuk yüzü oturmuştu sanki ” Hiç aynı gidiyor kardeşim bildiğin gibi ” diyerek soruyu geçiştirmeye çalışmıştı Karan hiç bozuntuya vermeden Çağan bu sefer sordu ” Senin üniversite işleri nasıl Çağan ? ” Dedi fakat Çağan nın anı öksürüğü ile Bilge hızlıca sırtına vurmakla yetinmişti ” Aşkım iyi misin ! ” Diye sordu Bilge endişeli yüzüyle Çağan a bakarken Karanın yüzünde ki o ben her şeyi biliyorum ifadesi vardı tam olarak lakin çaktırmıyordu kafenin kapısından içeri girdiğimizde iki kadın bizleri son derece güler yüzle içeri aldılar ” Hoşgeldiniz Bilge Hanım Hoşgeldiniz Karan Bey her zaman ki yeri hazırlatıyorum sizlere ” dedi uzun boylu sarışın kadın bize yolu gösterirken yavaş adımlarla ilerledim son derece dikkatle etrafıma bakınırken sarışın kadın önünde duran masada durdu Karan yavaşca sandalyeyi çekerek oturmam için işaret verdi yapmacık gibi görünmemek istediğimden gülümsedim oturduğum sırada Karanın yanağına küçük bir buse kondurarak bunu tamamladım Karan şaşkın bakışlarla yerine otururken Bilgede beni pür dikkat inceliyordu ” Karancım neden sende Devin gibi rahat olmuyorsun rahatça öpe bilirsin onu lütfen çekinme bizden ” diyerek Karanın gözleri bir saniyeliğine büyümüştü ardından masaya bir ton aperatif yiyecek getirerek bütün masayı dolduruyorlardı yemeğe başlamadan önce Bilge bana bakarak ” Devin biliyormusun bana birini hatırlatıyorsun ? ” Dedi zorlukla yutkunurken şaşkın bakışlarımla Bilgeye baktım ” Kimi hatırlatıyorum ? ” Dedim gülümseyerek gözlerinde ki hüzün tıpa tıp aynıydı sanki sandalyeden doğrularak ” Anne mi ” dedi Karana bakarak fakat bu cümle yıllar önce okuduğum mektubu anımsatmıştı aynı kelimelerdi adeta .

22 Yıl Önce 

Baran Akar ( Duru ‘nun Babası ) 

Tam olarak 10 yıl önce sevdim onu hayatımızı değiştiren bütün etkenlerden korumak istedim fakat babası beni artık tehtit olarak algılamaya başladı ve evlenmemizi istemedi o günden sonra çok düşündüm ne yapacağımı çünkü ben onsuz bir hiçtim o da bensiz bir hiç gibiydi o günün akşamında bir mekana gidip çok içtim nerdeyse zil zurna sarhoştum mekandan çıkmak için hesabı ödediğim sırada gelmişlerdi sadece iki el ateş sesi duydum birer birer mermiler yanımdan teğet geçmişti fakat bana isabet dahi etmemişti şaşkınlıkla ayakta kalmayı becerirken arkalarında olan adamı fark ettim bu sevdiğim kadının babasıydı derinden gelen sesiyle ” Bir daha kızıma dokunursan seni bu hayattan silerim anladın mı ! ” Demişti fakat cümlesini bile tamamlamadan elini kalbine götürdüğü sırada bütün bedeni kasılarak yere düştü beynimin o anda ne yapacağını anlamamıştım fakat düştüğünü gördüğümde yanına yani yere eğilerek kalbinin atıp atmadığını bakmıştım lakin nefes alıyor mu diye baktığımda artık çok geçti meğersem bugün adam çoktan vurulmuş ve buraya sadece bana söylemesi gereken cümleleri söylemek için gelmişti kapıdan hızla içeri giren Deniz ile göz göze geldiğimizde denizin bütün çığlıkları mekanın camlarını titretmişti beni babasının yanında gördüğünde beyninden vurulmuşa döndü beni hızla ittirip babasına son kez bakmıştı çığlığında duyulan feryadı yürek burkuyordu bakışları  ise bana olan son sözleriydi bu olaydan sonra bir daha hiç görmedim onu tabi o sırada ben çoktan evlendim karımın ismi Nermin görücü usulü evlenmiştik kendisi çok büyük bir Arap şirketinin sahibinin kızıydı yakışık bir yıl sonra canım kızım Duru dünyaya geldi kızımı o kadar çok sevdim ki ona her baktığımda Denizi görüyor gibiydim fakat Duru daha 5 yaşındayken gece bir telefon ile aldım Denizin haberini meğersem babası öldükten sonra Los Angelesa taşınmış o da benim gibi evlenmiş hatta çocuğu bile varmış yanlış hatırlamıyorsam erkekti ismi ise Karan  dı …

Günümüz 

Gözlerimde canlana anı bir anlığına Karanın bana dokunmasıyla sonlandı titreyen vücudumla ona doğru döndüğümde dışarda büyük bir manzaraya baktığımız fark ettim arkama bakmam gerekiyormuş gibi arkama  döndüğümde kimsenin olmadığını anlamıştım ” Bilge ve Çağan nerde ? ” Dedim Karana bakarken bana baktığında ” Kimsin sen Devin neden seni tanımıyorum ? ” Dedi gözleri son derece ciddiydi afalayarak gözlerimi kırptığımda ” Ben sadece senin görevinin parçasıyım Karan o kadar ” dedim cümlemi bitirirken arkamı dönüp gidecekken kolumdan tutarak kendine yaklaştırdı ” Ondan bahsetmemiştim ben senin gerçekte kim olduğunu sordum ? ” Dedi imalı bakışları altında dururken kolumdaki kolunu yavaşca çekti ” Beni tanımak istiyorsan sadece asi bir kızım o kadar başka öğreneceğin pek bir şey yok benim hakkımda ” dedim son sözümü de söylerken arkadan duyulan sesle birlikte ” Karan Devin hadi gidelim artık hem derslerde başlayacaktır Devin geç kalmasın daha ilk günden ” demişti Bilge kendimi düzelterek ayağa kalktığımda Karan yavaşca elimi tuttu ” Nasıl oldu elin ? ” Dedi dikkatle elimi inceleyerek ” Şuanlık iyi şişliği de geçti bir daha elimi böyle sıkmazsan öyle normal kalmaya devam edecek ” dedim Bilgenin yanına ilerleken Bilge nin hiç değişmeyen enerjisi tekrardan gün yüzüne çıkıyordu hızla bedenime sarılarak iyice sıkmıştı ” Artık sık sık görüşelim olur mu Devin seni çok sevdim ” diyerek yavaşca bıraktı beni sıcak kanlı bir ablası olmasına rağmen neden bu kadar soğuk bir kişiliği vardı anlamıyorum Karanın ” Emin olun bende sizinle sık sık görüşmeyi çok isterim” dedim parlayan gözlerine sıcak bakışlarımla bakarken ardından Çağanın öksürüğü bütün dönğüyü bozmuştu ” Hadi hayatım geç kalıyoruz ” dedi iğneleyici tonla bize bakarken çok geçmeden hepimiz dışarı çıkmıştık arabaları beklediğimiz sırada Bilge büyük bir heyecanla bana doğru döndü ” Emimim Karan sana Starstower da olan baloyu söylememiştir ” dedi gülerek ” Hayır bahsetmedi ” dediğim sırada Karan araya girmek istermişcesine ” O sadece küçük bir balo ” dedi ardından Bilge ekleyerek ” Küçük mü ailemiz her yıl bu baloyu düzenliyor ve nerdeyse kimse bu baloyaküçük diyecek cesarette bulunmadı bulunamazda ” dedi çoşkulu sesiyle bana bakarken ” Ki Karanın ilk defa bu baloda sevgilisi var ” diyerek topu adeta bana atmıştı yutkunduğumu fark etmiş olacak ki ” Merak etme Devin öyle pek kalabalık bir ortam değil gerilme lütfen ” diyerek güldü Karana kısacık bakmamla ” Biz aslında gelemiyo…” demeden atlayarak ” Elbette geliriz Bilge bizim için harika olur ” dedim gülümseyerek baktığımda Bilge nin kahkaha dolu sesiyle ” Harika olacak  ” dedikten sonra arabalardan birinin yaklaşması ile Bilge arabasına geçti ardından diğer araba geldiğinde tekrardan etrafından dolandım ve arabanın kapısını açtım koltuğa oturarak Karanın ne tepki vereceğini merak ettim ama o hiç bir tepki vermeden susuyordu ki vereceği en kötü tepkiydi  ” Kızdın mı ? ” dedim irkilerek bu soruyu sorarken arabayı çalıştırarak sürmeye devam ederken ” Hayır ” dediğini duydum ne gerçekten kızmadımı inanmazdım çantamdan çıkardığım telefonumu hafif göz gezdirerek aramalara baktım hiç bir arama yoktu telefona bakmaktan sıkılmışçasına çantama geri koydum emniyet kemerini iyice kendime doğru çektiğimde sol tarafımda duran yere geçirmek için hamle yapacağım sırada Karan elimden aldığı kemeri anında yerine oturtarak devam etti ” Gerçekten bir işi bile beceremiyorsun Devin ” diye konuştu gerginlik veren sesini duymamak için arabanın radyosunu açtım bir kaç frekans gittikten sonra güzel bir müziğe denk düşmüştüm 🎶 Daylight 🎶 şarkıyı son ses dinlemek için sesini yükseltmek için parmak uçlarımı kullanarak radoyaya yaklaştırdım o sırada Karanda elini uzatmıştı benden hızlı davranarak sesi yükseltmişti ses kulaklarımda duyulan okyanusun melodisi gibi çalıyordu. 

” oh , ı love it and ı hate it a the same time ” şarkıyı mırıldanırken sevinçle gülen yüzüme bakan Karanın soğukluğunu hissetmiştim fakat bu sefer durmak yoktu gerekirse onu kendimle birlikte parlatacaktım gözlerinin tam içine baktığımda orda hala yaşayan küçük masum çocuğu görüyordum o masum çocuğun gün yüzüne çıkması için elimden geleni yapacağım .

Araba yavaşladığında artık üniversiteye geldiğimizi anlamıştım arabanın kapısını açtığımda Karana döndüm

 ” Sen geliyormusun ? ”  dedim Karana yarım yamalak 

 bakarken istemsizce ” Hayır çıkışta alırım seni ” dediğini duyduğumda arabadan uzaklaştım derin nefes alarak üniversitenin kapısından içeri girdim hayatımda bir kez olsun doğru bir şey yapıyordum hak ettiklerini vericektim üniversitenin bahçesinde oturan gençler bana pür dikkat bakıyorken tüm düşüncelerim silindi acaba normal giyinmedim mi çok mu dikkat çekiyordum yoksa sıradan göründüğüm için mi böyle bakıyorlardı tabi bunları düşünürken çoktan bahçeden çıkmış okulun merdivenlerine gelmiştim tek tek basamak çıkarak hayatı bir kez daha sorguluyordum çantamdan çıkardığım belgeyi elime alarak derslerime baktım kat 1 sınıf  253 ‘tü son adımımı atarak geniş bir koridora girdim yavaş adımlarla ilerlerken sınıfların numaralarına bakıyordum sağımda duran kapının üzerinde gördüm 253 yazısını işte burasıydı yıllar önce babamın okuduğu sınıfı göz yaşlarım bir anlığına olsada durmadı ağlamamak için dirensemde kendimi tutmayı başardım sınıfın kapısını yavaşca araladım Çağan tam karşımda duruyordu gülümseyerek bana doğru baktığında ” Hoşgeldin Devin Ceyhan bizde seni bekliyorduk ” dediğinde içimde oluşan karanlık tarafını dışarı yansıtıyordum hiç bir şey demeden geçip gitmek istiyordum fakat ben doğrusunu yaptım kapıyı kapatarak gülümsedim sahte gülümsememle onu avucumun içine aldım artık ipler benim elimdeydi şimdi ben ne istiyorsam öyle olacaktı .

Duru’nun Açıklaması

Peki ondan sonra ne oldu dersiniz babam aldığı acil telefonla şirkete gittiği sırada arabada beyninden içeri giren kurşunla hayatını kaybetti hayat ne acı ki ben o günden sonra hayatımı sadece hiç bir suçu olmayan babama adadım kendimi geliştirmek için elimden her ne geliyorsa yaptım dövüş sanatları , yabancı dil kursları , lisans ,  ön lisans , doktora bile yapmıştım fakat bu yolda ilerlerken polis olmayı tercih ettim İstanbul da olan polis merkezine narkotik şubenin atadığı gizli görevler için kullanılan bir deneye dönüştüm ta ki tüm hedeflerime ulaşmama küçük bir adım kalaydı peki şimdi siz benim kim olduğumu merak ediyorsunuzdur ben öyle herkesin tanıdığı gibi biri değilim ben Duru Akar ‘ım babamın son derece iyi yetiştirdiği asi ve son derece tehlikeli biriyim ama bir diğer kimliğim ise Devin sıradan gibi görünen bir kız hatta yarım yamalak bir hayatı olan İstanbul’a geldiği gibi Karan Karahan ile tanışmaya hak kazanmış bir kız fakat hiç bir şey bilmeyen tek kişi ile oynamaya geldim Karan Karahan aileni sonsuza dek haritadan silmeye geldim .

Kalbim çalan melodi kadar acılı yanıyordu, yakmıştın. Hiçbir iz bırakmadan silip atmıştın . Ve geriye kalan ise yanıp tutuşup kül olan kalbimden bir eserdir …

Herkese Merhaba İşte Yeni Bölümle Karşınızdayım Umarım Okurken Keyif Alırsınız Bol Gizemli Bir Bölümdü Hepinize İyi Okumalar Dilerim Öpüldünüz 💋

✨🤍🍸🐚🧺🍪🧸💫🌙🚦🌸♟🎲

Opia Gizli Aşk

2 – Yüz Üstüne Çıkmamış Yalanlar

 

Öncelikle kitabıma hoş geldiniz sizleri burda görmek çok güzel tekrar tekrar teşekkür ederim iyi okumalar dilerim .

Hiçbir Tesadüf Senin Kadar Muhteşem Değildi . 

Ben anlatamadım. içimde biriktirdiğim, boğazımda düğüm düğüm olanları anlatamadım. Gülüşlerin arkasına sığındı gözyaşlarım. Boğazımın ortasında yumru oldu yutkunamadım. evime sığamadım, geceleri de uyuyamadım, nefes alamadım bazen. Geçmedi anlatamadım. Ben her zaman çok sevmenin yeteceğini düşünürdüm şimdi ise size, çok sevmenin yetmediği kalbimde ki derin acıların birer birer yok olmadığı, kimseyi bir daha sevemediğim yerden yazıyorum …

Karanın gözlerime iğneleyici bakışlarının ardından Çağanı sonunda fark etmiştim üzerine giydiği siyah tişörtü yavaşca düzelterek gözlerimizin kısa bir süreliğine buluşmasını sağlamıştı beni fark ettiğini anladığımda artık bir çok şeyin daha kolay olacağını düşünmüştüm Çağanın yanında bana ayrılan sandalyeye geçerek oturdum kırmızı elbisenin verdiği etkileyici bakışların altından kalkmak hiçte zor olmamıştı aslına bakılırsa Karan gülümseyerek Çağana döndü boğazını temizledikten sonra ” Çağan seni Devin Ceyhanla tanıştırayım kendisi üniversitemizin yeni öğrencisi senin de yeni öğrencin ” dedi beni göstererek Çağan anında bana dönerek elini yavaşca uzattı ardından bende elimi uzattım selamlaşarak ” Memnun oldum Devin Hanım ” demişti gülümseyerek karşılık verdim ” Bende memnun oldum Çağan bey ” diyerek elimi sakince çektim sonuçta bu oyunu oynayacaksam zoru oynamalıyım gözlerimi Karana çevirdiğimde istemsiz kötü bakışlarıyla karşılaşmıştım bakışlarım bir o kadar onunkiler kadar acımasızdı yutkunarak sağımda duran kırmızı şarap kadehini elime aldım ardından dudaklarımın arasına aldığım şarap kadehininden bir yudum alarak tekrar masaya bıraktım boğazımda oluşan hafif tatlı acılık beni zinde tutuyordu adeta gülümseyerek Karana bakmaya devam ettiğimde Çağana döndüm ” Bu sene siz olduğunuza göre kesin olarak sınıf atlaya bilirim ne de olsa harika bir uzman İngiliz Dili ve Edebiyatı öğretmenisiniz ” dedim gözlerimden yansıyan parlaklığı eminim o da fark etmiştir ki ” Devin eminim ben olmasam bile sınıfı atlaya bilirsin ne de olsa sende benim zeki öğrencilerimden birisin ” diyerek masadan aldığı beyaz şarap kadehini kaldırıp ” Aramıza yeni katılan zeki öğrencime Devin Ceyhan’a ” dedi kadehini kaldırıp bana baktı tebbesüm ederek masadan aldığım kırmızı şarap kadehimi ona doğru kaldırıp yavaşca dokundurdum ardından tekrar bir yudum daha alarak masaya geri bırakmıştım Karan öksürerek araya girdiğinde ” Ablam nasıl Çağan ? ” Dedi sanki bir pot kırmış gibisinden Çağana kızgınlıkla bakan gözleri alevlenmişti Çağan ise istifini bozmadan gülümsedi ” Ablan iyi Karan evimde beni bekliyor ” dedi Çağan sanki Karanın ne yapmak istediğinden haberi varmışcasına yavaşca ayağa kalktı bana doğru dönerek elimi eline aldı dudaklarını sıkıca bastırarak öptü neler olduğunu anlayamadan elime kimsenin görmeyeceği bir kağıt parçası tutuşturarak Karana döndü ” İyi akşamlar Karan Karahan ” diyerek masadan hızla uzaklaştı onun gitmesinin ardından yerine oturarak elime tutuşturduğu kağıt parçasını hemen açtım üzerinde yazan ” Beni Çıkınca Ara 054********* ” diyordu not’da şaşkınlıkla Karanın gözlerine baktığımda kağıdı ona uzattım Karan yüzünde belirli bir gülümseme ile bana doğru döndüğünde ” Harika ! ” Diyerek zafere bir adım daha yaklaşmışcasına güldü ama anlamadığım tek şey Karanın ablasının Çağanın evinde ne işi olduğuydu sorumu ona sormaya hazırlarken Karanın da ayağa kalkmasıyla sözlerimi yutmuştum ” Bugünlük bu kadar yeter hadi odana döne bilirsin yarın erken saatte kalk sana bir kaç detay vermem gerek ” demişti oturduğum sandalyeden kalkarak onun dediğini yapmıştım yavaş adımlarla restorantdan çıkarak asansöre doğru yöneldim önümde duran düğmeye basmamla asansörün gelmesi bir olmuştu hızla içine geçtiğimde çıkacağım kat numarasına bastığım sırada asansörün kapanan kapısından araya bir el girdiğini fark ettim şaşırmış tavrımla kim olduğuna baktığımda kişinin Karan olduğunu gördüm yavaşca açılan asansörün kapısından geçerek tam yanımda dikilmişti ne kadar konuşmak istemesemde ona doğru döndüm ve o sorumu sormak için sesimi düzelterek ” Neden bana ihtiyacın var ve beni nerden buldun Karan ? ” Dedim çelimsiz sesim ile umutla cevap bekliyorken ama o karşımda sadece susuyordu tek bir cevap bile vermeden gideceği katın düğmesine basmak için yönelmişti ki kolundan hızlıca tuttum ” Eğer seninle çalışmamı istiyorsan sorularımı cevaplamalısın Karan Karahan ” Dedim kükreyen tehtitkar sesimle anında asansörün duvarına yapıştırmıştı beni sertçe boynumda beliren elleri boğazımı sıkmak için bekliyordu ” Sana sadece bir kez açıklama yapıcam senin işin sadece o piçi kendini aşık etmek o kadar başka öğreneceğin bir halt yok anladın mı Devin ! ” Dedi yüksek sesiyle gözlerinde parlayan ateşin kıvılcımlarıydı ki bu ilk kez görüşümdü ve son olmayacaktı .

Asansörün kapısının açılmasıyla Karan benden uzaklaşmıştı inmem için işaret yaptığı sıra da ben çok geçmeden asansörden çıkmıştım sesimin zorlukla çıkmasıyla ” İyi Akşamlar Karan Bey ” demiştim o ise sadece her zaman yaptığı gibi sessiz kalmıştı yavaş adımlarla koridora girdiğimde odama doğru ilerledim hayatımın bir günde nasıl bu kadar değiştiğine anlam veremiyordum artık,kolumda duran çantamdan odanın anahtarını bulmak için elimi iyice cantada gezdirdim şınğırdanan sesi duyduğumda anahratı elime alarak çantadan çıkardım odamın kapısının önüne geldiğimde anahtarı otomatik olarak dokundurarak açılmasını sağladım kapıdan içeri adımımı atmamla ışıkların yanması bir olmuştu rahat bir nefes alarak içeri geçerek anahtarı yuvasına koydum , ayaklarımda ki topukluları yavaşca çıkartarak yere bıraktım elbisemin kenarında duran fermuarı dikkatle açarak elbisenin üzerimden usulca kayıp ayaklarımın dibine düşmesini sağladım hemen sonrasında saçlarımı açarak vücuduma narince değmesini sağladım tüylü halıda birer adım ilerleyerek banyonun kapısını araladım banyoya hızla göz gezdirirken duşa kabinin sağ tarafında ki jakuziyi fark ettim içimden neden şimdi girmeyeyim ki derken usulca jakuziye doğru ilerledim ne de olsa bu lüks zengin hayatını merak ediyordum elimle  jakuzinin suyunu açtığımda suyun sıcaklığını ayarlamaya çalışmıştım yavaşca suyun dolmasını beklerken yere çömelerek oturmuştum sırtımı soğuk duvara yaslayarak bir kaç saniyeliğine de olsa soğukluğu bütün bedenimde hissetmişti bacaklarımı kendime doğru çektiğimde ise başımı yavaşca kendime doğru çektiğim bacaklarıma koydum ardından gözlerimi kapattım beynimde dönüp duran düşüncelere bir saniyeliğine durdurmak istemiştim hala anlamadığım bir çok durum olmasına rağmen ben neden bu kadar rahattım ya da Karanın gözlerinde ki hırs neden bu kadar büyüktü Çağan ona ne yapmıştı ki ondan delicesine nefret ediyordu bilmek istiyordum düşüncelerimden bir anlığına kurtularak odanın içinden gelen telefon sesiyle irkildim gözlerim anında açıldığında yerden elimle destek alarak kalktım banyodan çıkarak odama doğru yürüdüm yatağımın üzerinde duran telefonun ışığı yanıyordu yatağa daha fazla yaklaşarak telefonu elime alarak yatağa oturdum titreyen ellerimle telefona dikkatle baktım 50 den fazla aramanın olduğunu fark ettiğimde duraksadım annem,babam ve cevremde ki bütün arkadaşlarım en az iki defa aramıştı başıma istemeden vurarak ” lanet olsun! ”  demiştim endişe verici sesimle ” nasıl haber vermeyi unuturum ” dedikten hemen sonra annemi istemeye istemeye aramak için telefon numarasını cevirmiştim kalbimin yüksek sesle atışından hemen sonra annemin yüksek sesini kulaklarımda işittiğimde ” Devin nerdesin sen ne halt ediyorsun sana kaç saat boyunca ulaşmaya çalıştık haberin var mı ?! ” Dedikten sonra derin bir nefes aldım ” Anne sakin ol yurtta uyuya kalmıştım yeni uyandım ve yeni gördüm aradığınızı ” dedim yalandan uykulu sesimle annemin rahatlamış sesini kulaklarımda işitince ” Tamam kızım sanırım biz biraz abarttık ama ne biliyim koca şehirde yaşıyorsun artık başına ne geleceğini bilemem ki kızım ” dediğinde gözlerinden akan yaşın sesini bile hissede biliyordum sanki ” Tamam anne artık kapatmalıyım yarın erkenden okulda olmam lazım iyi geceler  ” dedikten hemen sonra telefonu kapattım telefonu yatağımın üzerine koyduğum sırada jakuzinin suyunu kapatmadığım gelmişti ” ahh hayır ! ” Diyerek hızla ayağa kalkmamla ayağıma kadar gelen suyun kayganlığı ile yere sertçe düşmem bir olmuştu ” Lanet olsun bi bu eksikti !! ” dediğimde kapının sertçe tıklandığını duymuştum ” Bu saatte kim ki acaba ? ” Yerden destek alarak kalktığım gibi hemen lavaboya doğru yavaş adımlarla duvarlara tutunarak ilerdim jakuzinin suyu artık her taraftaydı başıma büyük bir bela almıştım sanki senin neyine jakuziye girmek duşa kabin varken jakuzide neymiş en sonunda büyük uğraşlarım sonucu sonunda musluğu kapata bilmişti ki kapıda olan her kimse hiç vazgeçmemişti kapıya yumruk atmadığı kalmıştı ıslanan ayaklarımla lavabodan çıktığımda odanın kapısına doğru yöneldim kapıyı hızla açtığımda karşımda duran kişi Karanın ta kendisiydi Karan afalayarak bana baktığında arkasında ki aynadan kendimi neredeyse çıplak bir şekilde göre biliyordum ” Ha sık****** ! ” Dedikten sonra kapının arkasına geçişim bir olmuştu Karan odanın içine girdiğinde ise ” Git üstüne doğru dürüst bir şey giyin ! ” Diyerek sesini yükseltmişti ne kadar böyle çıkmamam gerektiğini bilsemde o benim odama böyle gire bilme hakkını buluyordu ” Ne işin var burda senin asıl sen çık odamdan ! ” Dedim yükselen sesimle o sırada Karan ise ıslanmış olan ayakkabılarına bakıyordu ” Sen burda naptın ya her taraf su ? ” Dedi zorlukla sinirlenmeden sorusunu sorarak,istemeyerek ” Jakuzinin suyunu kapatmayı unutmuşum ” dediğimde ise solukla nefesini vermişti üzerinde ki siyah çeketi çıkararak koltuklardan birine doğru fırlattı ardından gömleğinin kollarını ilikleyerek odanın kapısına doğru ilerledi yanımda geçerek kapıyı açtı karşısında duran temizlik arabasının içinden bir kaç bez ve çekpas alarak odanın içerisine geri geldi ne yaptığını anlamaya çalışırken ” Hadi bakalım git üzerine düzgün bir şey giyin de temizlik yapalım ” dedi ne kadar iyi biri gibi görünsede soğuk bakışları bana bir kez daha onun ne kadar kalpsiz biri olduğunu hatırlatıyordu yavaşca odama doğru yürüdüğümde dikkatsizce ayağımın hızlı bir şekilde kaymasıyla kendimi Karanın kollarında bulmam bir olmuştu ne kadar ondan uzaklaşmayı denesem de beni kolları arasında sıkıca tutuyordu ” Madem sen gidemiyorsun “  dedikten hemen sonra aniden belimden kavradı ve kollarıyla beni kucağına sıkıca aldı neler olduğunu anlamadan kendimi çoktan yatağımda bulmuştum ” İstersen üstünü de ben giydireyim ? ” Dedi alaycı sesiyle sanki şaka yapmak istermişcesine fakat yüzümün anında kıp kırmızıya dönmesini engelemek için ” Sağol sen çıkarsan giyinicem ” dediğimde kapıya doğru yürüdü ve odadan çıktı üzerime giyinmek için yerde duran bavuluma doğru ilerledim fermuarını hızla açarak içinde duran siyah şortumu ve beyaz tişörtümü çıkardım bacaklarımdan geçirdiğim şortun düğmesini sıkıca kapattım fermuarını çektikten sonra üzerime bir çırpıda giydiğim beyaz tişörtü de geçirdikten hemen sonra Karanın olduğu yere doğru yürüdüm onu karşımda gördüğümde eline aldığı çekpası banyoda yavaş yavaş çekiyordu beni gördüğünde ise omuzunda duran bezlerden birini bana atarak ” Hadi bakalım başla yerleri silmeye ” dedi kendi işine yönelerek devam etti elime aldığım bezle onun çekpasla çektiği yerleri yavaşca eğilerek siliyordumki aklıma ” Neden buraya geldin ? ” Diyerek sormak gelmişti yorgunlukla çıkan sesimle Karan soluklanarak bana döndüğün de ” Otelden aradılar çok ses geldiğini söylediler bende geldim ” demişti Karan yüzüme bakarak konuşmasını sonlandırdı utancımdan yerin dibine girecektim derin bir nefes aldım ve yerleri büyük bir gayretle silmeye devam ettim .

Yerleri silme işi bittiğinde bizim de işimiz bitmiş gibiydi Karan banyodan çıktığında ıslanmış olan gömleğin düğmelerini yavaşca açtığında gözlerim onun baklavalarına kaymıştı gözlerimin hızla büyüdüğünü gördüğünde ” Sen nereye bakıyorsun ? ” Diyerek gözlerimin içine baktı anında gözlerimi ordan kaçırarak yutkundum ” Hiççç yerleri siliyordum ” dedim kendimi düzelterek ayağa kalktım yorgunluktan ıslanan saçlarımı geriye atarak nefes alışverişimi düzenledim Karan elinde ki gömleği çeketinin olduğu yere koyarak bana döndü ” Yanında hiç geniş tişört var mı ? ” Diyerek sordu aklımda bavula neler koyduğumun şeması belirdiğinde babamdan aldığım geniş tişörtü hatırlamıştım büyük bir sevincle ” Evet bavulumda olması gerekiyor ” diyerek odama doğru yürüdüm odama girdiğimde ise yerde ki bavulun içini iyice bakarak tişörtü bulmaya çalışmaya başladım bir kaç saniye sonra sonunda bulmuştum tişörtü elime almamla hızla ayağa kalktım arkamda beliren Karanın vücuduna çarpmam bir olmuştu ona doğru döndüğümde ise baklavalarıyla bizzat göz göze gelmiştim bir kaç adım geriye giderek ondan uzaklaştım fakat o belimde kavradığı gibi kendisine doğru çekmişti vücudumu gözleriyle vücudumu incelerken elimde ki tişörtü kaptığı gibi hızlıca giyinmişti bile sonrasında ise teşekkür bile etmeden koltuktan aldığı ceketi ve gömleğini eline alarak kapıya doğru yöneldi ne kadar onu kapıdan geçirmek istemesemde koridora çoktan çıkmıştım kapıyı yavaşca açarak dışarı çıktı ardından büyük bir gürültü ile kapıyı sertçe kapadı yüzüme esen soğukluğu ile birlikte gitmişti o da , onun gitmesinden hemen sonra odamın kapısını kapatarak yatağıma uzandım saatin epey geç olduğunu fark etmem pekte uzun sürmemişti telefonumu baş ucuma koymadan önce saati yediye kurmuştum ardından sağ tarafıma dönerek yastığıma iyice gömüldüm  yavaşca gözlerimi yarıladığımda artık derin bir şekilde uyuya bileceğimin farkına vardım .

Alarmını derinden gelen sesiyle uyandığımda telefonun ekranını alarmı kapatmak için kaydırmıştım üzerimden attığım çarşafla birlikte bedenimi yeni güne hazırlamak için   yataktan kalkmıştım yerde duran tüylü tetkikleri ayağıma geçirdikten sonra bavulumda yönelmiştim eğilerek bavuldan çıkardığım mini siyah elbiseyi ve beyaz deri çekti yatağımın tam üzerine koymuştum üzerimde ki şortun düğmesini ve fermuarı açtıktan sonra şortu çıkartarak bavulun içine fırlattım bu sefer üzerimde ki tişörtü çıkardıktan hemen sonrasında yatakta duran siyah elbiseyi i vücuduma geçirerek karşımda duran aynaya doğru baktım tam idael bir elbise olduğunu anlamamla çeketi de üzerime giymem bir olmuştu , saçlarıma nasıl bir şekil vermeyi düşünüp duruken telefonuma gelen bildirimle komidi nin üzerinde duran telefonumu elime alarak gelen bildirime bakmıştım mesaj Karandan gelmişti ” 10 dakikaya hazır ol lobide seni bekliyorum ” demişti mesajında telefonu hızla yatağa bırakarak yanıma almam gereken çantamı hazırlamıştım anında hızlı adımlarla koridora çıktığımda ise bavuldan çıkardığım spor ayakkabımı giymem gerektiğini hatırlamıştım çekecek yardımıyla beyaz ayakkabımı giydiğimde omuzuma aldığım çantayla birlikte odadan çoktan çıkmıştım çantamdan çıkardığım anahtarla odayı kitleyerek asansöre doğru yöneldim asansörün yanına geldiğimde düğmesine basarak bekledim bir kaç saniye sonra kapısı açıldığında içine girdim lobi katının düğmesine bastığımda kalbimin sesini duya biliyordum artık bu yolda yürümek gerektiğinin farkına varmıştı ve benim pes etmeye hiç niyetim yoktu asansör lobi durmuştu kapısı yavaşca açıldığında içinden çıktığım sırada Karanı ve yanında duran Çağanı fark etmiştim ama enteresan olan şey ise Çağanın hemen yanında duran kadındı kızılımsı saçları ve mavi gözlerinin ardında yatan neydi veya kimdi bilmiyorum ama Çağan için önemli biri olduğunun farkına varmıştı beni gören Karan ise yüzünde ki tebbesümle birlikte adeta beni çağırıyordu yavaş istemsiz adımlarla onlara doğru ilerlerken tam karşılarında durmuştum Karan ileri bir adım atarak ” Hoş geldin Devin seni ablamla ve eşiyle tanıştırayım ” dedi sinsi planını devreye sokarken şaşkınlıkla gülen yüzümü bir kez daha ikisine yöneltmiştim kadın elini uzatarak gülümsedi ” Tanıştığımıza sevindim Devin ben Bilge Karanın ablasıyım ” dedi onun elini sıkmamı beklerken aynı özenle bende istemsizce gülümseyerek ” Memnun oldum Bilge Hanım ” elimi onun eliyle birleştirdim yavaşca sıkarak Karana döndüm sert bakışlarının ardından Karan devam etti ” Devin ve ben kendi aramızda nişanlandık ” dediğinde ise şaka yapıyor sanmıştım ama meğersem bütün planı buymuş ve bende onun elinde olan kuklaydım ama şimdi önemli olan tek şey benden başkası değildi Karan yavaşça kolumu kavradı ve ardından elimi ellerine kilitleyerek sıkıca tuttu şaşkın bakışlarımdan kurtularak ona baktığımda yüzünde beliren o gülümseme beni bu oyunu oynamaya teşvik ediyordu sanki içimde hırslanan ateşi körükleyerek bu oyuna dahil olmak için küçük bir hamle yapacaktım ” Aslında işleri bu kadar uzatmak istemiyoruz hatta Karanla evlilik tarihi almak için bugün haberleşmiştik ” Dedim büyük bir özgüvenle kaşlarını çatan Karana döndüğümde o eşsiz gülümsememi göstererek Karanın elini bir kez daha sıkı sıkıya tuttum Bilge’ nin yüzünde ki sevinçli ifadeyle yanıma yaklaşarak sıkıca vücuduma sarılarak Karanla ikimizi kutlamıştı vücudunu geri çektiğinde Bilge’nin elleri anında Çağanın ellerine kaymıştı Çağan ne kadar tutmak istemesede daha fazla zorlamadan Bilgenin elini tuttu Bilge gülümseyerek bana baktığında ” Umarım sizde bizim kadar mutlu olursunuz , öyle değil mi hayatım ” dedi sevinçle Çağanın yanağından öperken artık bütün taşlar yerine oturduğunu fark etmiştim Karan ablasının kocasıyla yatmamı hatta aşık olmasını bile istiyordu fakat bazı şeyleri değiştirmek her zaman kötü şeyleri beraberinde getirmez di ya da getirir miydi ? 

Peki bu oyunu oynamaya hazır mısın Karan Karahan ? 

Devam Edecek …

Yeni bölümü nasıl buldunuz yorumlarda buluşalım ?

Zevahir Ölümcül Aşk

1 – Gerçekle Yüzleşme

 

Öncelikle kitabıma bir şans verdiğiniz için teşekkür ederim iyi okumalar dilerim 🙂

Beni sevebilecekken nefret ettiğin bi kıza dönüştürdüğün için özür dileyeceksin ! ”

Yanlızlığın en kör kuyusunda gözlerin anlamlı olmadığı yer burası bir tek iliklerime kadar işleyen o dolmuşluğun verdiği deli cesaret , ne unutabiliyorum ne de atlatabiliyorum kalbimin acısını. Öyle çığlık çığlığa bağırıyor ki susturmakta zorlanıyorum bazen. Öyle yorgunum ki ne sabah , ne akşam kalkamıyorum yerimden ama sorsan derdim yok, mutluyum. Sormadı kimse halimi. Soranlara da ben söyleyemedim. 

” Kim niye sevsin ki beni ? ”

Aral Demir

20 Yıl Önce

O karanlık günde ilk defa etrafındaki insanların hepsinin 

Dışarıdan gelen gürültü sesleriyle irkildim karşısında duran annesine göz ucuyla bakarken 

” Aral 

Gözlerinden akan yaşların giydiği siyah elbisenin üzerine birer birer damlası ile

” Anne ”

Çaresizliği hissettiğim andan itibaren 

” Seni her zaman seveceğim sakın unutma . ”

Hıçkırıklar içerisinde 

” Anne hayır ! ”

Talihsiz bir şekilde öldürüldüğünü fark ettim

Bu lanetin sebebinin hep ben olduğumu bilsemde .

2 Yıl Önce

– Aral ? 

Kızın sorusu karşısında sessiz kalmıştı .

– Kötü bir rüya mı gördün ? 

– Hepsi geçti ben yanındayım .

Fakat kalbi ilk defa bu kadar soğuk değildi .

Bencil kalbi hâlâ bir başkasının sıcaklığını hissediyor .

Bu mutluluğun devam etmesini istedim ama .

Sanki dalga geçer gibi ;

– Aral ! 

Kız farklı bir adamın kollarında başına silahın namlusu 

dayanmış vaziyette gözlerinde akan yaşlarla Arala yalvarıyordu .

– Yardım Et !

Fakat ellinden hiç bir şey gelemeyen Aral kalbinde büyük bir boşluk hissetmişti.

-Kendin gibi davranmazsan böyle olur 

Yalnızlık sana daha çok yakışıyor Aral Demir !

Tek umudum da bununla birlikte uçup gitmişti .

Tek istediğim terk etmektir her şeyi . Şimdi bir enkazın üzerinde uyuyorum , toplamak gelmiyor içimden . Kalkıpta gidemiyorum . Ben öylece yarım kaldım .

Artık tek başımayım .

Sadece intikam için yaşayacağım . 

Günümüz 

– Selam millet ! 

Ofisin kapısından içeri girdiğim andan itibaren kendimi pozitif enerjiye bürümüştüm bu beni olduğum biri gibi yansıtıyordu .

– Kahvaltı yapmayanlar için kahve ve çörek getirdim .

Gülümseyerek etrafıma bakındığımda karşımda dikilen Kağanı görmüştüm sempatik bakışlarıyla beni baştan aşağı süzerek güldü .

– Hoş geldin Almila .

Diğer bir taraftan Sude ve Mert çıka gelmişti ellerimde ki kahve ve çörekleri alarak masaların tam üzerine koymuştular .

– Harika ! yine Aral bey yok ortalıkta .

Yine sinirlenmemek için kendimi zorla olsada tutarken boş olan koltukla göz göze gelmiştim .

– Sigara içmek için dışarı çıktı , iki saat önce  .

Beynimde yanıp sönen elektriğin atmasıyla yüksek gerilim hattına dönmüştüm .

– İki saat mi dedin sen !

Duyduğu yanıt karşısında afalayarak karşısındakilerle göz göze gelmişti .

Aral Demir

Kundura ayakkabısından çıkan derin sesle parmakları arasında duran sigaradan derinden içine çekti .

– Lütfen öldürmeyin beni ;Ne isterseniz yaparım !

Genç çocuk yerde gözleri bağlı bir şekilde dizlerinin çökmüş bekliyordu .

– Cidden her şeyi yapar mısın ? Ne kadar da çömertsin ! Pekala , yaşamak istediğinin farkındayız .

Gösterdiği cüretkar cevapla birlikte .

– Ama biz RH- karaciğerin ve kalbinle daha çok ilgileniyoruz .

Sonunda ona ne olacağını söylemek en net cevaptır aslına bakılırsa .

– Lütfenn !

Yalvarmaya başlayan çocuk bu sefer kendini acındırmaya çabalıyordu .

– Bak ne diyeceğim , orda ki hedefi vura bilirsen gitmeme izin vereceğim , hatta borcunu ödemen için daha fazla 

zaman bile tanıya bilirim .

Gösterdiği dart tahtasının önüne çekmişti çocuğu .

– Hazır mısın ? En iyi atışını yap bakalım .

Çocuğun elini sıkıca tutarak oklardan birini parmaklarına geçirdi atış yapmaya hazırlanırken.

Aral’ın ellerinden fırlayan bıçak hızla dart tahtasının hedef noktasında belirmişti .

– Bu ne lan ! 

Bağıran kilolu adam neye uğradığını şaşırmış gibiydi .

– Günün ortasında burda ne halt ediyorsunuz ! Çok yorucu bir gün .

Aral cümlelerini seçerken çok dikkatliydi adeta bir edebiyat hocasına dönüşüyordu .

– Hey , ne bok yediğini sanıyorsun sen ?

Çocuğun yanında ki adam ayağa kalkarak Arala yaklaşmıştı ki .

Cümlesini tamamlamasına dahi izin vermeyen Aral adamın ona doğru uzattığı parmaku tuttu diğer elinde duran bıcağı adamın keskince boğazını yırtmıştı fışkıran kanlar Aralın beyaz gömleğine bir leke misali gibi sıçramıştı .

– Neden ofisinde kalıp normal bir insan gibi davranmıyorsun ki ? 

Sert sözleri bir o kadar anlamlıydı ama anlayana .

Ona büyük bir hayretle bakan adamlar yerlerinde öylece kala kalmıştı .

– Böylece buraya gelip seni aramak zorunda kalmazdım !

Adamların gözlerinde ki öfkeyi gören Aral öldürdüğü adamın bedenini kullanarak silahtan gelen mermilerden kaçınıyordu .

– Öldürün şu iti ! 

Ona yaklaşan adama doğru tuttuğu cansız bedeni fırlatmıştı yerde duran demir paslı sopayı alarak arkasından gelen başka bir adamın baş kısmına hızla vurdu .

– Seni oruspu çocuğu !

Yerde duran adamın kravatından tuttu ardından kendine biraz daha yaklaştırdığı adamın kravatından çekti ve yerde iyice sürttükten sonra duvara yapıştırdı .

– Sen benim kim olduğumu bilmiyor musun lan ! 

– Beni öldürürsen he.. 

Boynunda duran kravatını iyice sıkan Aral adamın konuşmasına bile fırsat vermeden onu infaz etmişti .

…………………………………………,……………………………………….

Yüzünde ki gerilmeyi ekrana gelecek şekilde tuttu ardından bilgisayarın tuşlarına basarak yazmaya başladı .

– Erkekler aşkı sadece romantizm yüzünden hatırlar .

Yazdığı cümle ile kafası karışan Almila başını bir kaç saniye ekrandan çekti karşıdan gelen Aralın hiç istifini dahi bozmadan asıl bir şekilde yürüdüğünü fark etti .

– Saatin kaç olduğundan haberin var mı senin ! 

– Almila ? 

Ona sadece küçük bir böcekmiş gibi bakan Aral , Almilaya bizzat bunu hissettiriyordu .

– Sigara içmeye çıkmıştım .

– Ciddi olamazsın ! Nasıl bu kadar utanmaz ola biliyorsun ? 

Çalan telefonla cümlelerini toparlamaya çalışsada sinirlenmeden dura mıyordu oysa ki onu defalarca kez uyarmıştı .

– Biri şu lanet olası telefonu aça bilir mi ? 

– Merhaba , Daren İletişim …

Konuşmasını şöyle bir gözden geçirirken .

– Ah , nerde kalmıştım ?

– Nasıl bu kadar utanmaz olduğum konusunda kalmıştın .

– Doğru ! böyle devam edemezsin .

– Ne kadar yoğun olduğumuzu biliyorsun Aral ! Ve saatlerce gelmiyorsun .

– Sen ne beni dinlemiyor …

Ayağa kalkan Aral eline aldığı belgeleri Almila’ya teslim ederken yüzünde boş bir ifadeyle .

– Sigara içmeye çıkıyorum .

Eline aldığı belgelere kısa bir göz gezdirdikten sonra Aral’ın işini çoktan bitirdiğini fark etmişti.

– Neden hala şu adamı kovmuyorsun Almila ! 

– Çünkü işini çok iyi yapıyor .

– Pardon ?

– Başına buyruk herfin teki , ama işinde çok iyi .

Şaşkınlıkla ona bakan Sude duyduklarına inanmıyordu .

Ama yapacakta pek bir şey yoktu .

Aral Demir

Suç kartetlerinin virüs gibi yayıldığı bir çağda yaşıyoruz .

Bu karterler gece gündüz demeden insan ve organ ticareti yapıyorlar sattıkları uyuşturucularla.

Suça yönelmekten başka seçeneği olmayan insanları kullanarak ucu bucağı olmayan bağımlı insan zincirleri oluşturuyorlar .

Bu bağımlılarda en sonunda tuzağına düştükleri kartetlerin bünyesine katılıyorlar .

Günümüzde masum bir vatandaşla bir kartel üyesine bir birinden ayırt etmek imkansızdır .

Bu şehrin bir ahlâksızlık yuvası olması an meselesi .

Bu işi hukuki yollarla çözemeyiz , onların her birini teker teker yok etmek zorundayız .

Soruşturmadan kaçınmak için izlerini gizleyecek kadar zekiler , önce karşı taraf saldırmadığı sürece onları tutuklamaya kalkarsak haskız yere biz suçlu olacağız .

Çünkü gerçek bir yetkili asla kaba kuvvete başvuran taraf olamaz .

Aral artık gölgelerde saklanarak çalışmayacak .

Fakat sizlere sunduğum olanak resmi olamayan görev gücü , Süikast Timi .

Dışardan sıradan gibi görünen bir mekanın operasyonumuzu için üs olarak kullanacağını biliyorsunuz .

…………………………………………,……………………………………….

Siyah kapıdan içeri giren Aral gözlerinde ki kayıtsız ifadeyle karşısında duran Ufuk’a baktı .

– Aral hoşgeldin , içeri gel .

Hoşnutsuzlukla etrafa bakan Aral , Ufuğun yanında ki sandaleyeye geçerek oturdu .

– Neden bu kadar erken geldin aslında merak etmedim değil ? 

O sırada aklına bir anlığına da olsa iş yerinde ki kadın gelmişti onu bir türlü rahata bırakmamıştı .

– Erken çıkmak zorunda kaldım . 

Adam büyük bir kahkaha atarak Arala döndü .

– Her neyse , patron bu sefer güzel bir sigara seçmiş kötü sigara aldığın zaman nasıl şikayet ettiğini iyi biliyorum .

Masanın altında duran deri çantayı çıkartarak masanın üzerine koydu ardından çantanın iki tarafında bulunan kilitleri açtı kapağını açtığında Aralın beklediği gibi silah ve bir kaç mühimmat vardı adam çantanın içinde bulunan sigara kutusunu çıkartarak Arala uzattı .

– İşte .

Eline aldığı sigara paketini açıp içinden bir dal çekti .

Bu bir klasiktir hafif boğucu ama epey güçlü dumanlı bir tadı ola bilir ancak adının hakkını veren hassas bir içeriğe sahiptir .

– Patron koordinatları’da verdi .

Sigaranın üzerinde yazılı olan isme kısaca göz gezdirerek .

– Ali Sancar 

Ama ismi bilmesine pek gerek yoktu o zaten çoktan biliyordu .

– Hiç değişmemişsin .

20 Dakika Sonra 

– O kadar çok kilo almışsın ki seni nerdeyse tanıyamayacaktım . Ben gittiğimden bu yana iyi yiyip içmişsin .

Adamın sertçe kafasını zemine bastırarak daha fazla acı çekmesini görmeyi bekliyordu .

– Nasıl lan ? Senin öldüğünü duydum ! 

– Problem hep sendeydi . 

Paketen çıkarttığı sigarasını dudaklarının arasına koymuştu.

– Her zaman kendi gözlerinle görmediğin şeylere çok kolay inanan biriydin .

Belinde duran silahını çıkartıp namlusunu Ali’nin tam kafasına dayamıştı .

– Cehennemde görüşürüz ! 

– Bekle! Ben değildim yani o gün oraya seni çağırdım ama beni bilirsin ona asla zarar vermezdim aslında Ahu’nun

Gözlerinde beliren aşık olduğu kadının ismini ağzına dahi almasına müsaade etmeden büyük bir gürültü ile tetiği çekti .

– Onun adını ağzına dahi alma , sakın !

Silahını tekrardan beline koyduğu sırada yüzüne vuran güneşin ışığından tanımıştı onu bu oydu .

– Almila Karal !

Gözlerinde beliren korkuyu Aralın onu fark ettiğini anladığı anda silmişti kalbinde atan ritmik bir ses ona koşmasını söyler gibiydi fakat o sadece yerinde dura bilmişti .

– Aral ?

Aral’ın sert bakışları arasında kala kalmıştı neden bir anda tuttuğu dileği gerçek olmuştu ki ?

1 Saat Önce  

Geri gelmeyecektir eminim pekala bu kadar yeter onu bu sefer kesinlikle kovacağım .

– Almilaa ? 

Kim olduğunu sanıyor ? Her zaman başka birini işe ala bilirim .

Tek istediğim biraz da olsa tavırlarını düzeltmesi .

– Almilaa ?

O yakışıklı işinde iyiyse ne olmuş yani onun gibi biri ile daha fazla çalışamam , olmaz ! 

– Almilaaaa !

Panikle sandalyeden düşmek üzerinde olsamda gözlerim açılmışcasına benim adımı kulağımın dibinde bağıran adama döndüm .

– Seni korkutmak istememiştim ama dakikalardır seslenmeme rağmen cevap vermiyorsun ? 

– Özür dilerim düşüncelere dalmışım .

– Bekle neden burdasın Berk senin şuanda güvenlik kameralarının değişmesi için müşterilerle görüşmede olman lazım değil mi ? 

– Ah şey bir kaç bir şey oldu ama .

Cebinde ki telefonun çalmasıyla duraksayan Berk cebinden çıkardığı telefonu açarak .

” Alo buyrun , şirketinizle ilgili tüm bilgileri içeren dosyayı kaybettim , ne iki saattir benim gelmemi mi bekliyorsunuz ah bu kötü olmuş .

– Sen ne dosyayı mı kaybettin ! Ve gelmeceğine dair kimseye bir şey söylemedin öyle mi ? 

– Şey hayır söylemedim .

Kafamdan yavaşca yükselen dumanlar ile karşımda duran Berke saldırmamak için kendimi zor tutuyordum .

– Bak biliyorum yaptığım çok …

– Seni öldürme mi ister misin ? 

Sakin ol sakin ol Almila her şey hâl olacak sen yeter ki derin derin nefes al .

Ama yok olmaz böyle şirket elden gidiyor ve ben sadece böyle duruyorum yok ben bunu öldüreceğim !

Akşama Doğru

– İyi günler Alimal Hanım .

– Bende iyi bir gün geçirmeyi isterdim ama . 

Halletmesi gereken tonlarca iş olmasına rağmen bir de Berkin işleri ile uğraşması onu deli ediyordu . Hiç değilse bugünü zor da olsa bitire bilmişti .

Elinde ki telefona uzun uzun bakmıştı Arala mesaj atıp atmamak konusunda tereddüt ediyordu ama yapacak bir şey yoktu kendisini toparlaması için onu uyarması lazımdı .

– Ofise gelmiyor musun ? Kaçtığını zamanları telafi etmen gerekiyor .

Aynen böyle yazacaktı haddini bildirmesi gerekiyorsa bildirecekti asla geri adım atamayacaktı .

Gönderildi …

Kalbi ani bir şekilde sıkışmış gibi gergin hissediyordu derin bir nefes alarak merdivenlerden indi karşısında duran sokağa kısa da olsa baktı .

– Keşke sihirli bir şekilde bir anda karşıma çıksa . 

Sokağın ortasında beliren yüzü bir daha asla unutamamıştı silahı adama doğru doğrultuyordu ve aniden gözleri benimkilerle buluştu işte bu ölüme bir kalaydı .

…………………………………………………………………………………..

Gözleri sanki okyanusun o mavi tonuna kafa tutarcasına koyu bir maviydi . Sonunda Aral kendisine gelebilmişti . 

” Senin azrailin , karanlığın olmaya geldim “.

Diyerek tekrar gözlerini kızın gözlerine kilitledi . Kızın gözlerinde tek gördüğü şey korkuydu . Genç kadın anlık bir cesaretle arkasına bakmadan koşmaya başladı. Aral bir an afalladı genç kadından böyle birşey beklemiyordu . 

Aral kendine geldiği gibi kızın arkasından koşmaya başladı. Genç Kadın karanlık sokağa doğru son kızla koşmaya başladı. Arkasına baktığında onu kovalayan adamı göremedi bir an durarak izin kaybettirdiğini düşündü .koşmak için tekrar arkasının döndüğünde sert birşeye çarpmasıyla yere düşmesi bir oldu . 

Kafasını kaldırdığında onu kovalayan Aral’ı gördü . Aralın yüzünde pis bir sırıtış vardı. Aral için kızı yakalamak çok kolay olmuştu. Almila’nın tekrar kaçmaya çalıştığını görerek kolunu sertce kavradı.

” Karanlığımdan kaçacak güce sahip değilsin ! ”

Erkekler anlamakta güçlük çektikleri kadınlara daima boylarından büyük sözler veriri , asla yerine getiremeyecekleri vaatlerde bulunur .

Devam Edecek…

Opia Gizli Aşk

1 – Kaçmak Korkaklar İçindir

 

Kitabıma şans verdiğiniz için teşekkür ederim iyi okumalar dilerim 🙂

” Yalnızlığın yaraların ve hatıraların yaralarını iyileştireceğim . Ve senin parçalanmış parçalarını , içindeki fırtına dinlene kadar tutacağım , onları bir araya getirip seni iyileştireceğim . Nefeslerini ölümden çalacağım ve içini yeniden umutla dolduracağım . Sana ışığın ne olduğunu göstereceğim. Korkuyorsun biliyorum ama sadece elimi tut ve bırakma . Yeri terk etmekten korktuğunu biliyorum ama bir kez ayağa kalkarsan sendelemene izin vermeyeceğim seni tutacağım kendi başına yürüyebilene kadar bir daha asla düşmeyeceksin tüm o metal zincirleri kıracaksın küçüğüm ”

Elinde ki bavulu sıkıca tutan babam sanki hiç gitmemi istemiyormuş gibi bana zorlukla da olsa vermişti burdan gidiyorum diye üzülen anneme baktığımda ise göz yaşları sonunda akmayı bırakmıştı ne kadar gideceğim için mutlu da olsam sanırım üzülüyordum derin bir nefes alarak annemin kolları arasına yavaşça sokuldum o taze yeni çıkmış çamaşır kokusunu bir kilometre öteden bile alıyordum saçlarımı büyük bir özenle okşayarak kulağıma sesizce fısıldadı ” Kendine dikkat et kızım biliyorsun o haberlerde neler duyuyoruz istanbul hiçte tekin değil biliyorsun ” dedi korku ve acı dolu gözlerini bir kez daha kırptı sanki neler yaşayacağımı önceden görmüş gibi ardından babam cebinden çıkarttığı bir kaç yüzlükten sadece bir tanesini avucuma koyarken anlamıştım ailen nin ne demek olduğunu fakat bunu değiştirecek kişi de bendim aslında İstanbul’u seçmemin bir nedeni vardı sırf üniversite için değildi hayatımı yeniden başlatmanın ilk adımı İstanbul’dan geçiyordu ve planlarda ufak bir değişiklik 

” Asla aşık olma ! ” demiştim içimden uçağın içine girdiğimde elimde ki parayı pantolonun cebine sıkıca koymuştum diğer elimle tuttuğum uçak biletinin koltuk numarasına baktım ” 13A nerde bu koltuk ? ” diyerek gezinirken tam sağımda olduğunu gördüm fakat bir gariplik vardı neden koltuğumda ben değil başka biri vardı ki koltukta oturan adama döndüğümde ” Pardon burası benim yerim acaba yanlış mı oturdunuz? ” dediğimde adam kaba bir şekilde bana baktı elindeki bileti gözlerimin içine sokarak ” Al bak burası 13 A değil mi ! ” dedi sertçe yükselen sesiyle uçak hostlarından biri bana yavaşça yaklaştığında ” Hanımefendi biletinize baka bilir miyim ?” Dedi karşımda ki görevli adam bileti ona uzattığımda o da eminim bir gariplik olduğunu anlamıştı bileti tekrardan bana verdiğinde karşısında ki arkadaşına seslendi ” Boş koltuk var mı Ecrin Hanım ? ” dedi üsluplu sesiyle kadın kısık sesiyle ona döndü ” Evet Mehmet bey First Class’ta boş koltuk var ” dediğinde adam yolu gösterircesine yürümemi bekledi yavaş adımlarla farklı bir kabin tarafına girdiğimde bu kadar lüks ola bileceğini düşünmemiştim karşımda Ecrin hanım gülümseyerek boş olan koltuğu gösterdi ” First Class’a Hoş geldiniz iyi uçuşlar dileriz ” dedikten sonra yanımda hızla ayrıldı bana gösterdiği boş koltuğa oturduğumda camdan beliren gökyüzünün o nadir kırmızı pembe tonlarına bürünmüş halini gördüğümde gülümsemiştim karşımdan yükselen sesin soğukluğu ile irkildim ” Kemerinizi bağlayın hanımefendi ! ” dedi kumral saçları ve mavi gözleri olan beyfendi şaşkınlıkla ellerim titreyerek kemeri tuttum bunun nasıl yapıldığını anlamam biraz geç olduğu sırada adamın yardım ederek kemeri taktığını fark ettim ” First class’ta ilk uçuşunuz sanmıştım ama yanılmışım sizin uçağa ilk binişiniz sanırım ” dedi imalı cümlesiyle ” Yardımınız için teşekkür ederim ” dediğimde elini uzatarak ismini telaffuz etti ” Karan Karahan ” dedi karşılık vermemi istermişçesine elimi gram kıpırdatmadan ” Devin Ceyhan ” dedim soğuk ama bir o kadar sakin tavrımla gözlerini yavaşca kısarak ” Demek biraz mesafeliyiz İstanbul’a ilk gidişiniz olmalı bu kadar dikkatli davranmanız dan belli ama sizi uyarayım İstanbul kara delik gibidir ne zaman nerde ortaya çıkacağı belli olmaz en güvensiz anınızda ortaya çıkar ve o zaman kontrol sizde değil artık onun elinde olur ” demişti ciddi ses tonuyla derin nefes alarak ” Uyarınız için teşekkür ederim ama sanırım kendi başımın çaresine baka bilirim ” dediğimde vücudunu gevseterek koltuguna iyice yaslandı . Uçak yavaşca havalandığında kalbim nerdeyse duracak gibiydi derin derin nefes alarak gözlerimi kapattım içimden ona kadar saydım ” 1…2…3…4…5 ” dedim içimden saymaya devam ederken Karan beyin öksürüklü sesi beni gözlerimi açmaya zorlamıştı adeta gözlerimi açtığımda çoktan uçağın havalanıp bulutların arasında olduğunu yanımda ki pencereden göre biliyordum karşımda ki adam ise elinde bir bardak şampanyı içtiğini gördüğümde hiçte garipsememiştim Karan diğer elinde ki şampanyayı uzatarak ” İstanbula ilk gelişine kadeh kaldırıyorun umarım her şey dilediğin gibi olur ” dedi bana uzattığı şampanya bardağını elime aldığımda bir yudum almak için dudaklarımı bardağa götürdüm ve yavaşca içtim boğazımdan kayıp giderken içimde garip bir his bırakan tadı daha fazla içmeye zorluyordu sanki ama anında pes ederek bardağı sağımda duran masaya koydum gülümseyerek ” Teşekkür ederim ” dedikten hemen sonra gözlerim çantamda duran telefonuma döndü telefonu elime aldığımda bir çok mesaj olduğunu görmeyi beklerken sadece en yakın dostumun mesajı vardı ” Canım benim İstanbullarda dikkat et olur mu en kısa zamanda bende seni ziyaret etmeye gelicem seni çok seviyorum en yakın dostun Deniz ” onu o kadar çok özlemiştim ki şimdiden bile ağlayasım geliyordu ama dikkatimi tek çeken kişi şuan karşımda oturan Karan beydi çünkü nedendir bilinmez gideceğim okulun soyadına sahip acaba sahibi ya da onun gibi bir üstünlüğü mü var sormak için hamle yaptığımda önümden kalktığını fark ettim nereye gidiyordu şimdi sesim bir anlığına yüksek çıkmıştı ki ” Karan bey Karahan Koleji ile bir bağınız var mı ? ” Dedim şaşkın bakışlarımla bunu yüksek sesle mi söylemiştim diye düşünürken arkasına döndü ve ” Oranın da sahibiyim evet Karahan Holdingin CEO’su tam karşında duruyor Devin Ceyhan ” dedi kendinden emin sesiyle devam etti ” Şimdi başka sorunuz yoksa lavaboyu kullanacağım ” diyerek yoluna devam etti büyük bir utançla koltuguna gömüldüğümde pencereden dışarıya kayan gözlerimle gökyüzünün eşsiz güzelliğini seyrettim ki gözlerime ağırlık binmiş gibiydi kapanmaktan başka yapacağı bir şeyi yoktu bende uyumak için doğruldum ve rahat koltuguna tadını çıkardım.

Vücuduma değen bir elle gözlerim hızla açıldı neler olduğunu anlamadan o eli döndürdüm canı yanana kadar sıktığımda ” Devin benim Karan elimi bırak ! ” Dedi zorlukla çıkan sesiyle Karan beyin olduğunu gördüğüm anda hemen bıraktım üzerimde olan çekti fark ettiğimde ayağa kalkmak için hamle yaptım adam elini ovuşturarak içinden resmen bana hakaret ediyordu ” Karan bey ben çok üzgünüm uykudan kalktığumda böyle yapa biliyorum gerçekten üzgünüm ” dediğimde ise soluklu sesini yere düşen çeketini aldığında duymuştum ” Tamam sıkıntı yok iyi günler dilerim Devin hanım ” diyerek çeketini bir çırpıda giyinerek arkasına bile bakmadan uçaktan ayrıldı koltukta duran çantamı ve yere düşmüş olan telefonu alarak çantama attım hızla ucaktan inmek için ilerledim kapısına geldiğimde çıkıp havaalanına doğru yürümeye başladım o an tek düşündüğüm nerde olduğumdu havaalanın kapısından girdiğimde karşımda duran okları takip ettim el bagajımı almak için dönen bantlara doğru ilerledim elimde tuttuğum telefonun çaldığını gördüğümde hızla açtım annemin ağlamaklı gelen sesiyle ” Kızım indin mi uçaktan nasıl geçti bavulunu almayı unutma bak ” dediğinde duraksadı ” Annem merak etme şuan indim şimdi bavulu bekliyorum ” dediğim de bantların açıldığını ve bavulların tek tek çıktığını gördüm telefonda olan anneme ise ” Kapatmam lazım annem ben okula vardığımda seni tekrardan ararım ” diyerek telefonu kapattım kendi bağajımı gördüğüm anda hemen banttan çekip yere koydum kolunu çekerek kendime göre ayarlayıp çıkışa doğru yöneldim havaalanından çıktığımda karşımda beliren taksilerden birine atlamak için hızla ilerledim fakat karşıdan gelen adam çoktan taksiyi almıştı ” Pardon ama bu taksiyi ilk ben gördüm ! ” Diyerek takside ki adama baktım adam hiç istifini bozmadan taksiciye ” Bostancıya lütfen ” diyerek gözümün önünden taksiyle gitmişlerdi ” lanet olsun bir taksi bile bulamadım ” dedim kendi kendime söylenip dururken arkamdan yükselen korna sesiyle irkildim yola döndüğümde büyük siyah bir minibüse benzer araba karşımda duruyordu kapısı açıldığında ise karşımda Karan beyi gördüğümde şaşırmamak için kendimi zor tutmuştum neden burdayı hani sinirlenip gitmişti o an tereddüt ederek ona yaklaştım ” Devin hanım sizi nereye gideceksiniz bırakalım lütfen ” dedi düzgün üslubuyla ne kadar hayır demek istesemde 

” Neden olmasın ” dedim Karanın gözlerine sarsıtıcı bakışlarımla bakarak Karan ise bu cevabımdan etkilenmiş olacak ki sinsice güldü arabada ki adamına seslenerek ” Efe koş Devin hanımın bavulunu al ” dedi adamı hemen koltuktan inip yanıma gelerek elimde ki bavulu alıp arabanın bagajına doğru götürdü Karan binmem için oturduğu deri koltuktan ayağa kalkıp elini yavaşca bana uzattı elimi onun eline doğru verdiğimde sıkıca tuttu binmem için kendine doğru çekti belimden yavaşca kavrayarak kollarını bedenime doladı elimi hemen çektiğimde karşısında ki koltuga oturmak için yöneldim ” Lütfen beni yanlış anlama Devin ben sadece yardımcı olmak istiyorum sana ” dedi mütevazı tavrıyla Karana baktığımda gözlerinde ki o sinsi bakışlarını hissede biliyordum sanki ya da neler ola bileceğini gülümseyerek ” Yardımınız için teşekkür ederim Karan bey aksine çok mutluyum sizinle olmak çok iyi ” dediğimde Karan bir bacağını kaldırıp diğer bacağının üzerine koydu ” Buna sevindim seni nereye bırakalım ” diyerek bir kaç dakika sonra arabaya binen şoförüne döndü ” Devin hanımın istediği yere kadar bırakıcaz Efe haberin olsun ” dedi bakışları hala benim üzerimde oluşu artık pekte rahatsız hissetmeme neden olmuyordu ” Karahan Koleji ” dedim Karana bakarken şöför ise arabayı çalıştırarak yola devam etti ” Ee Devin hanım üniversitemizde hangi bölümdesiniz ? ” Dedi benim hakkımda bilgi almaya çalıştığını farkındaydım ” İngiliz Dili ve Edebiyatı ” dediğimde gözlerinden parlayan ışığı fark etmiştim ” Harika gerçekten tam da size yakışan bir bölümü seçmişsiniz ” diyerek gülümsedi elimde ki telefona istemsizce baktığımda duraksadım ” Peki siz Karan bey siz bu hayatta ne yapmak istiyorsunuz ? ” Dedim sorum karşısında afalayarak kaldı ardından yavaşca tebessüm ederek oturduğu yerden kendini düzelterek bana dikkatle baktı ” Güzel soru ama asıl önemli olan ne yapmak istediğim değil ne yapmamak istediğim mesela şuan yanımda olman gerekiyordu ve oldu da bu yapmak istediğim bir şey di yapmamak istemediğim ise başarısız olmak ” dedi korku dolu sesini işittiğimde yutkundum ” Yani siz şimdi buraya binmemin ya da gelip sizin yanınıza oturmamın bir tesadüf olmadığını mı söylüyorsunuz ? ” Dediğimde büyük bir kahkaha attı dikkatle beni incelerken ” Ah çok akıllı birisin Devin aslında daha erken fark etmeniz beklerdim ama olsun şuanda burda olman tamda istediğim gibi ” dedi bana uzattığı dosyayı almamı beklerken titreyen ellerimle dosyayı aldığımda yavaşca açtım karşımda mavi gözleriyle okyanusu andıran siyah kömüre çalan saçlarıyla olan fotoğrafa baktım bu kim diye sormaya kalkmadan Karan hızla söze girdi ” O gördüğün kişi Çağan Aker senin hocan aynı zamanda gidiceğin okulun müdürü senden yapmanı istediğim bir şey var ama sana güvene bilir miyim hala emin değilim ” dedi gözlerime tekrar baktığında kendimden emindim artık hayatım değişiyordu ve benimde değişmemin zamanı çoktan gelmişti ” Ne yapmamı istiyorsan yapıcam ! ” Dedim gözlerimi onunkilere kitledim ne kadar ileri gidebileceğimi görsün diyeydi bu bakışlarım ” Tamam o zaman şimdi senden istediğim iki şey var birincisi Çağan Aker’i kendine aşık et ne yapıyorsan yap ama onu kendine aşık et ikincisi ise ailesine girmeye çalış ve kasasında olan siyah Kapaklı dosyasını bana getir ondan sonra sana hiç tatmadığın zenginliği tattırmak için elimden geleni yapıcam ” dedikleri karşısında tereddüt etmiştim ilk fakat artık emindim bu işi bir tek ben yapa bilirdim Karan devam ederek ” Bavulunu otellerimizden birine yerleştiricem sana mesaj atarım ” dediğinde telefon numaramı nereden biliyorsun diye soracağım sırada Karanın zaten hakkımda ki her şeyi bildiği gelmişti  .

Okulun hemen önünde durduğumuzda arabanın kapısı yavaşca açıldı Karan kolumdan tutarak cebinden çıkardığı kartı bana uzattı ” Bu kart senin ne almak istiyorsan al onu etkilemek için elinden gelenin fazlasını yap ! ” Dedi kolumu bırakırken arabadan indiğimde artık farklı biri olacağımı anlamıştım kolejin kapısından girdiğimde karşımda büyük harflerle danışma yazan yöne doğru ilerledim çantamı omzuma taktığımdan içindeki dosyaları çıkarttım danışman evrakları alarak gülümsedi ” Okulumuza hoş geldiniz Devin hanım bu kartınız ” diyerek kartımı uzattı kartımı elime aldığımda büyük bir sevince kapılcağımı sanıyordum hep ama umduğum gibi olmamıştı çantamı koluma tekrardan takacağım sırada elimden kayıp yere düşmüştü bütün eşyalarım yerde her biri dağılmış şekilde bana bakıyorlardı sanki yavaşca eğildim toplamak için hamle yaptığımda başka birininde benimle birlikte eşyalarımı topladığını fark ettim o kişiye döndüğümde aynı siyah saçlar aynı mavi gözler olduğunu gördüm bu sefer çok yakınımdaydı sanki dilim tutulmuş bir şekilde ona bakarken gözleri benimkilerle buluştu ” Lütfen bir dahaki sefer dikkat edin ” dedi sert uyarıcı sesiyle kızaran yanaklarımı gizleyerek ona döndüm ” Çok üzgünüm nasıl oldu inanın anlamadım ” dedim yorgun sesimle ona bakarken cantamı bana doğru uzattıp ayağa kalkmam için elini uzatmıştı sakin ol sakin Devin heyecan yapma ağırdan al diyerek kendime öğütler verdim istemsizce elini tutmadan ayağa kalktım üzermi yavaşca düzelterek derin bir nefes aldım ” Siz yeni öğrenci olmalısınız ” diyerek gözleriyle vücudumu inceledi en sonunda gözleri gözlerime baktığında afalayarak ” Evet yeni İngiliz Dili ve Edebiyatı öğrencisiyim ” dedim donmuş vücudumu hareket ettirerek adamın gözleri şaşkınlıkla bana baktığında ” Demek yeni öğrencim sensin ben Çağan Aker senin yeni ders hocanım ” diyerek resmi bir dilde elini uzattı karşılık vermemi bekleyerek elimi yavaşca uzattım ” Devin Ceyhan memnun oldum ” dedim elimi hızla çekerek omzuma aldığım çantayı düzelterek yanından bir rüzgar gibi esip üniversitenin kapısından çıktım çantamdan aldığım telefonuma bakarak Karan beyden mesaj gelip gelmediğini merak etmiştim ” Divan Otel 138 numaralı oda seni orda karşılayacaklar akşam yemeğinde görüşürüz güzel giyin ” demişti mesajda akşam yemeği mi nerden çıkmıştı şimdi bu yemek bunları bir kenara bırakarak üniversitenin güvenliğine yürüdüm kapısında duran yaşlı bir amca dan taksi çağırmasını istemiştim taksi bir kaç dakika sonra geldiğinde hemen arka koltuğa geçtim ” Nereye gidiyoruz hanımefendi ” dediğinde elimde duran telefonu ona vererek konumu gösterdim adam gaza basarak sürmeye başlamıştı .

Taksiden indiğimde arka cebimde duran yüz lirayı verdim para üstü bile almadan hızla otelin merdivenlerinden çıkarak lobiye girdim karşımda duran iki kişi bana dikkatle bakarak ” Devin hanım ? ” Dedi sarışın kadın gülümseyerek ” Evet benim ” dedim sarışın olan kadına dikkatle bakarak ” Otelimize hoş geldiniz size bugün ben eşlik ediceğim ” diyerek beni asansöre doğru yönelendirdi yavaş adımlarla bana oteli tanıtarak asansörün düğmesine bastı bir kaç saniye sonra kapı açıldığında içine girdik sarışın kadının düğmeye basmasıyla kapılar kapandı yukarı doğru çıktığında kapılar kendiliğinden tekrardan açıldı asansörden çıktığımda odaya doğru ilerledik benim odama geldiğinde durmuştuk ” İşte geldik odanız Devin hanım başka istediğiniz bir şey var mıydı ? ” Dedi pür dikkat bana bakarken ” Aslında bugün bir akşam yemeği var onun için elbise bakmam lazım ” dediğimde sarışın kadın ” Size hemen hazırlatacağım ” dedikten sonra odanın kapısını açarak anahtarı bana uzattı odadan içeri girdiğimde büyük bir oda değilde ev oldıgunu fark etmiştim geniş bir lüks odaydı karşımda uzun bir deniz manzarası vardı karşımda duran yatağın yanında bavulumu gördüğümde hemen onu açmak için yere koydum fermuarını hızla açarak içindekileri tek tek dolaba yerleştirdim bir kaç dakika sonra kapının çalmasıyla ayağa kalktım kapıya doğru yürüyerek kim olduğuna baktım ” Devin hanım benim size kıyafetler getirdim ” dediğinde şaka falan yapıyor sanmıştım meğersem yanılmışım kapıyı açtığımda büyük bir tekerlekli giysi askısı olduğunu gördüm içeri girdiklerinde şaşkınlığını gizleyemeden sarışın kız bana döndü ” Karan bey bizzat bunları kendi seçti bir de hazırlanmanız için Kerem beyi getittirdi ardından ise sarışın adam elindeki büyük profesyonel makyaj kutusyla içeri girdi gülümseyerek beni süzerek ” Ee hadi ne duruyoruz başlayalım kızlar ” diyerek enerji dolu kahkasıyla beni hazırlamaya başladılar . Günün sonunda aynaya baktığımda aynada ben değilde başka birinin benim kılığıma girmiş ola bileceğini düşünmüştüm artık üzerimde duran kırmızı mini işlemeli elbiseye tekrardan baktım düz toplanmış saçlarıma baktığımda ise öz güvenli olmam gerektiğini düşündüm artık yeni biri olucaktım yeni bir Devin’i baştan yazacaktım .

Akşam yemeği için otelin lüks restoranına doğru yavaş adımlarla ilerliyordum neler olacağı konusunda hiç bir fikrim yok gibiydi restorandan içeri adımı mı atmamla bütün insanlar yüzlerini hatta gözlerini üzerimde toplayarak dikkatle bana bakıyorlardı işte istediğim bundan da fazlasıydı bütün dünyanın beni tanısını istiyordum herkesin bana imrenerek bakmasını sizcede bunları istemek çok normal değil mi ?  Karşımda duran masada oturan kişileri gördüğümde gülümsedim Karan ayağa kalkarak beni sandalyeye yönlendirdi ardından yavaşca masaya doğru iterek tekrardan sandalyesine oturdu karşımda duran Çağana baktığımda Karanın planını anlamıştım artık her şey benim elimdeydi acımasız biri olmaya hazır ol Devin Ceyhan çünkü sen en iyisine layıksın .

Öncelikle ilk bölümümü okuduğunuz için teşekkür ederim tekrardan yeni bölümde görüşmek üzere hoşçakalın öpüldünüz ✨💋

×