Merhaba!
1-Değerli yazarımız, sizi daha iyi tanımamız için bizlere kendinizden bahseder misiniz?
22 Aralık 1982 Antalya Kaş doğumluyum. İlk orta ve lise eğitimimi Kaş ´ta tamamladım. Uzun yıllar Antalya ve Ege´de turizm sektöründe otellerde, tatil köylerinde ve yatılı okullarda çalıştım. Amatör olarak birçok tiyatroda oynadım. Benim yazdığım skeçler ve piyesler sahnelerde perdelendi. Teke Yöresi başta olmak üzere hemen hemen tüm yörelerin yöresel halk oyunlarında oynadım. Okullarda gönüllü halk oyunu eğitmenliği yaptım. Yazmaya olan sevgimi üniversite ile pekiştirmek istedim. Şu an Eskişehir Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı son sınıf öğrencisiyim.
2-Edebiyatla ilgilenmeye, edebi eserler yazmaya ne zaman başladınız?
Aslında ortaokul yıllarımda kompozisyon ve şiir yarışmalarına katılarak başlamıştım. Okumaya hep meraklı bir çocuktum. Okuyup bitirdiğim bütün kitapların özetlerini çıkardığım not defterlerim vardı. Günlük tutmaya ilkokul çağlarında başlamıştım. Zaman zaman şiirler yazardım ama kimse bilmezdi. Yaklaşık yirmi yıl biriktirmiştim onları. Bana iyi geldiği ve mutlu geldiği için yazıyordum. Birisi, ilerde bir gün bu şiirlerin kitap olacak dese ben bile inanmazdım. Duygularını yazan bir insanım. Şairim asla diyemem. O, o kadar basit olunamayacak ve dilde kullanılamayacak önemli bir vasıf benim için. Keyif aldığım için yazıyordum. Hepimizin hayatında inişler, çıkışlar ve kırılma noktalarının olduğu dönemler vardır. Tam öyle bir dönemde hayat karşınıza birisini çıkartır ve siz o karanlığın içindeyken, hiç bir menfaat beklemeden el uzatır ve o size uzanan el hayatınızın dönüm noktası olur. Tam vazgeçtim derken size ışık olur ve yolu gösterir. Bundan sonra size artık o yoldan sapmadan doğru bir şekilde yürümek düşer. Yıllarca sadece kendinizin bildiği, bir derdime deva bulur muyum diye yazdığınız şiirler bir gün hiç bilmediğiniz uzaklarda ve tanımadığınız hayatlarda belki de okuyan bir kişini bin derdine deva olacaktır. Benim kitabımın öyküsü de böyle gelişti ve bu gün ilk şiir kitabım ‘’GÜNEŞ SANDIM KENDİMİ’’ ortaya çıktı.
3-Basılı veya e-kitap olarak yayında bir kitabınız var mı? Henüz bir kitabınız yoksa eğer kitap çıkartmayı düşünüyor musunuz, böyle bir hayaliniz var mı?
Yaklaşık bir yıl önce Kadran Yayınlarında ‘’Güneş Sandım Kitabı’’ çıktı. Çok yakında yine Kadran Yayınları´ndan bir edebiyat dergisinde şiirlerim ve denemelerim okuyucularla buluşacak.
4-Kitabınızın (kitaplarınızın herhangi birinin) ortaya çıkış öyküsünü bizimle paylaşır mısınız?
Yukarıda da bahsettiğim gibi ne kendimi şair görüyordum ne de şiirlerimin bir gün kitap olacağı hayalim vardı. Ta ki bu işte çok saygı duyduğum sözüne önem verdiğim büyüklerim, sosyal çevrem, ‘’Ayşe bu şiirler yok olup gitmemeli, herkese ulaşmalı, belki de bir satırında farkında bile olmadan birisinin hayatına dokunacaksın, faydan olacak’’ diyene kadar. Onların verdiği cesaretle kitabımı çıkartmaya karar verdim.
5-Okumayı hoşlandığınız tür hangisidir?
Gençliğimde psikolojik romanları çok severdim. Şiire ilgim ve sevgim yanı sıra şair ve yazarların dönemleri, biyografilerini daha fazla araştırmaya ve öğrenmeye başladım.
6-Kendinize örnek aldığınız bir yazar veya yazarlar var mı, varsa bunlar hangileridir?
Tüm şair ve yazarları ulaşabildiğim sürece okumaya gayret ediyorum. Çünkü hepsinin üretmiş olduğu eserlerden kendimi geliştirmek adına faydalanabileceğim çok şey olduğunu düşünüyorum.
7-Güncel çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Şiir dinletilerine, söyleşilere, imza günlerine katılıyorum. Çok yakın zamanda yine şiirle alakalı bir tv çekimim olacak. Davet edildiğim yerlerde sahne programlarına devam ediyorum.
8-Genç okurlara seslenmek ister misiniz? Genç okurlara iletmek istediğiniz bir mesajınız varsa röportajımız vesilesiyle düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
Zamanımız gençleri çok zekiler ve çok uyanıklar. Bir o kadar da dijital çağın bize getirdikleriyle bilgiye çok çabuk ulaşıyorlar. O yüzden ilgiyle ve anlayarak okumaya ihtiyaç duymadıklarını görüyorum. Onlara naçizane tavsiyem, kendi ilgi alanlarıyla ilgili mutlu hissettikleri her şeyi (kitap, dergi, gazete v.b.) okusunlar. Bilgiye nokta atışı değil araştırarak ulaşsınlar. Yazmaya merakı olanlar mutlaka devam etsinler, bir satır not bile olsa yırtıp atmasınlar saklasınlar. Çünkü gün gelip bir kitaba dönüşüp başka insanlara faydalı olabilir. Öğrenmeye her zaman açık olsunlar, asla pes etmesinler. Bu en iyi örneği, bu yaşta Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü okumaya çalışan kendimi örnek verebilirim.
Sizi tanıdığımıza memnun olduk. Röportajımıza ayırdığınız değerli vaktiniz için çok teşekkür ederiz. Size İhakalem edebi web sitesi olarak yazın hayatınızda başarılar dileriz.
Katılın!
Yorumlar