Yazar Mustafa Gür ile Söyleşi

##yazar-#röportaj-#tanıtım-#söyleşi #Röportaj-ve-Kitap-tanıtımlarıMerhaba!

1-Değerli yazarımız, sizi daha iyi tanımamız için bizlere kendinizden bahseder misiniz?

Merhabalar!

-1965 yılı Çanakkale doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimlerimi Çardak beldesinde yaptım. Çiftçi bir ailenin çocuğu olduğum ve ekonomik şartlar gereği, başarılı bir öğrenci olmama rağmen babam “seni üniversitede okutamam” dediği için askeri okul olarak Hava Kuvvetlerini Komutanlığını tercih ederek, sınavlarını kazanıp Hava Astsubayı olarak memurluk hayatına başladım. Hava Kuvvetlerinde F-16 teknisyeni olarak çalıştım. Mesleğim gereği NATO görevleri kapsamında fazlaca yurtdışı görevlerinde bulundum. 25 yıllık aktif çalışma hayatımdan sonra emekli oldum. Emekliliğimde de havacılık alanında çalışmalarım devam etti. Ankara’da bulunan Türk Uzay Sanayi Anonim Şirketi’nde (TAİ) de havacılık üzerine özel bir projede 3 yıl çalıştım. Çanakkale’ye yerleştikten sonra okuma açlığımı bol kitap okuyarak karşılamanın getirisi olarak gelişen yazma yeteneğim sebebiyle değişik ve gazetelerde köşe yazarlığı yaptım.

2-Edebiyatla ilgilenmeye, edebi eserler yazmaya ne zaman başladınız?

-Askerliğimin 15. Yılından itibaren yazmaya başladım. Özellikle edebi kitap okumalarım çok idi. Hala daha düzenli her ay en az 3 kitap okuyorum. Bu okumalar beni besliyor ve yazıyorum.

3-Basılı veya e-kitap olarak yayında bir kitabınız var mı? Henüz bir kitabınız yoksa eğer kitap çıkartmayı düşünüyor musunuz, böyle bir hayaliniz var mı?

-İki kitabım var. BİLGE İNSAN adında kişisel gelişim kitabım ve YÜREĞİNİZE DOKUNACAĞIM adında bir şiir kitabım var.

4-Kitabınızın (kitaplarınızın herhangi birinin) ortaya çıkış öyküsünü bizimle paylaşır mısınız?

-“Bilge İnsan” kitabım Çanakkale Şairler ve Yazarlar Derneği başkanlığı yaptığım dönemde insanlarımıza değerlerimizi anlatmak adına yazdığım köşe yazılarımın kitaba dönüşmüş halidir. Köşe yazılarım töre ve değerlerimizi anlattığı için beğenilerek takip edilmişti. Kitap halinde basılınca sevilerek okunmaktadır ve 3. Baskıyı yapmıştır.

5-Okumayı hoşlandığınız tür hangisidir?

-Okuduğu 3 kitaptan biri genelde yeni çıkan bir şiir kitabıdır. İkincisi biyografi ve diğeri edebi bir kitap olmasına dikkat ederim. Tarihi romanları da ayrıca çok severim.

6-Kendinize örnek aldığınız bir yazar veya yazarlar var mı, varsa bunlar hangileridir?

-Düzenli biyografi okuyan biri olarak, siyasi görüş ayırt etmeksizin her başarılı kişiyi okuyorum. Siyasetti, sporcu, yazar, sanatçı vb. Ve bunların iyi yönlerini hayatıma tatbik ederim.

7- Bildiğimiz kadarıyla kendinize ait bir yayıneviniz var peki; yazarlık, sosyal medya, imza günleri, fuar organizasyon işleri hepsi bir arada sizi zorlamıyor mu? Bunlarla birlikte güncel çalışmalarınızdan da biraz bahseder misiniz?

 

-Kesinlikle zor gelmiyor. İşimi zevkle yapıyorum. Çanakkale Şairler ve Yazarlar Derneği başkanlığı yaparken orada yazar arkadaşlarımızın yayınevleri tarafından nasıl mağdur edildiklerini fazlaca görmüştüm. Birazda bu sürecin yayınevi kurmamda etkisi vardır. ALMİNA KİTAP ve YAYINEVİ sahibi olarak kitap basım, satışın yanında kendi kitap fuar, festival ve organizasyonlarımızı kendimiz yapıyor, kendi yazarlarımız ve kitaplarımız ile fuarlarımızı gerçekleştiriyoruz. O yüzden yayınladığımız kitaplarımızın satışları çabuk ve çok oluyor.

8-Genç okurlara seslenmek ister misiniz? Genç okurlara iletmek istediğiniz bir mesajınız varsa röportajımız vesilesiyle düşüncelerinizi paylaşır mısınız?

-Tüm okur arkadaşlarıma tavsiyem; düzenli ve ritmik okumalar yapmalarıdır. Planlı ve disiplinli bir okuma süreci sürdürürlerse, ileride iyi bir kaleme ve hitap yeteneğine sahip olacaklarını bilmelerini isterim. Birde günlük tutmalarını tavsiye ediyorum. Okudukları kitapların hoşuna giden bölümlerini o günlüklere kayıt etsinler, özet düşsünler. “KAYDEDİLEN ŞEY KAYBEDİLMEZ”. Yıllar sonra kullanacakları müthiş bir hazineye sahip olurlar. En önemli konulardan biride çok şey öğreniyor ve biliyoruz ama bildiklerimizi hayatımıza tatbik edip maalesef gösteremiyoruz. Yani iyi bir örnek teşkil edemiyoruz. Bu da öğrendiklerimizi kalıcı kılamıyor ve çabuk unutuluyor.

Bir bilge der ki; “Farklılığınız yoksa neyi anlatacaksınız.” Bizler okuyan ve kalem tutan, yazdıkları okunan insanlar olarak kesinlikle farklılığımızı ortaya koymalı ve iyi bir örnek teşkil etmeliyiz.

Yine bir Çin atasözü der ki, “ Kız anneyi, oğlan babayı geçmediği sürece o ülke kalkınıp, gelişemez.” Onun için öncelikle kendimiz kaliteli kılmak zorundayız. Bu bizim görevimizdir.Kaliteli insan yaptığı işe de, inandığı fikre de kalite katar. Bu sebeple hangi görüş ve düşünceden olursak olalım kaliteli olmak zorundayız;Çünkü bu ülkenin kaliteli insanlara ihtiyacı var.                                                                                                                      “Sizi tanıdığımıza memnun olduk. Röportajımıza ayırdığınız değerli vaktiniz için çok teşekkür ederiz. Size İhakalem edebi web sitesi olarak yazın hayatınızda başarılar dileriz.”

Ben de teşekkür ediyorum.